3
Yorum
13
Beğeni
5,0
Puan
1248
Okunma
DÜNLER…
Camlarda kan kristali
Dışarıda akşam
Ağaçlarda sapsarı bir nevresim
Hangi yöne dönse üşür gözlerim…
Kitaplıklar en kutsal sığınak
Sevişme iklimini yitirmiş mevsimler
Dört duvar bir tavan
Saçak arasına tünemiş geceyi dinleyen sevdiğim kuşlar…
Yalnızlığın türküleri çoğalır durmadan
Beyaz kağıtlar ve sevdiğim kadınlar
Biri yırtılır çöpe gider diğerinde kırılır kapılarım
Elimde aşka doymamış mektuplarım…
Dumanlar havalanırken şehir çekilirdi evlere
Kurum yağdırırdı hasretliğin yarım kalınmışlığı
Kış günlerinde hep gelirdi deli aklıma o giden kadınlar
Az düş kurup iki ısınmak iyi gelir her insana..
Münevver’in resmi karşımda kış güneşi
Asiye’nin giderken bıraktığı mektup elimde
Koltuğun üstünde otura dursun o albümler
Gülten’in kafamda kulpunu kırdığı kupamda kahvem…
Saç telleri ve yıkamadığım yastıklarım
Her vakit durmadan yıkandığım hatıralarım
Dün kırk yıllık temizlik yaparken denk geldi tek bir küpe
Hayriye’nin desem o sevmez bu türleri
Eşi kesin kendisindedir de
Ah bu kadar kahve dökülmeseydi yere
Hatırlamayacaktım benden en son Aysel’in çekip gittiğini…
5.0
100% (10)