SOLUKSUZ SARHOŞLUKLAR ZAMANIbenim; aşk dilinin birleşmemiş hecelerinde okuduklarım ağır bir ter kokusudur yada patlaması birden volkanların hani dudakların yanıp kavrulur gibi, dehşet bir şey yani. kor ateşlerin arasında çırpınan kanatsız gelincik kuşlarım tutabilsem bir daha okumak için ucundan en son satırın ellerimi kına değil kan boyar be gülüm, gerisi zaten ölüm. her satırımda bin damla mürekkep, rengi tutkunu firarımın içinde çiçekler açmaz, sadece ağlar çocuklar hatıralarımın yırtık perdeler uçar gider pencerelerden, izlerim, başka ne gelir ki elden. berbat bir soğuktur, soluksuzluğun bedeli dumanı sigaramın gün batımı, son kadeh sarhoşluğu gibi kış akşamlarımın aklıma bile gelmiyor üzerime yağacakmış kar ama koyuyor işte böyle gitmek, apar topar. CEVAT ÇEŞTEPE |
ağır bir ter kokusudur yada patlaması birden volkanların
hani dudakların yanıp kavrulur gibi,
dehşet bir şey yani.
Bu dizeyi aldım kendime müsadenizle.
Saygılar.