başka Türkiye yokemperyalizmin öldürdüğü bir çocuğun göz pınarlarında çürümüş gözyaşlarından bakıyorum sınırsız ölülüğünü öldürüp insanın alnına bir sürümlük ay sürmek istiyorum gözlerindeki kara sürmeyi çekip yıldız yaldızlıyorum ortasına alnın zulümden kamaşmayan dünyaya umut çiçekleri arıyorum bütün insanların parmaklarının ucuna eklemlenip deşiyorum neden ne? kusur nerde bakıp ta göremeyen gözlerde; kur’an öyle diyor çiğniyor, dipçikliyorlar öldürüyorlar onu da Allah Allah nidalarıyla! nereye tutunacağım dağların delik deşik edildiği, yolların parsellendiği bir günde bir çöl ağacı büyür mü umudumun defnedildiği günlerde yeniden ölüleri diriltir mi isa havarilerini toplayıp başına karar verilir mi yaşamaya nil’de yol açar mı musa asasını değdirip sevgiyle yürür mü insanlar yine bir arada mührü ne zaman vuruldu barışın sade bir insan koklayarak çiçeklerini tarlanın, yürümek istiyor vurulmadan, başı kesilmeden öyle başı dik türk, kürt, arap, türkmen ya da mezhebi, dini sorulmadan ayçiçekleri yüzünü dönerken güneşe, ay soyunurken geceye ateş böcekleri karanlıkta ışırken korkusuz yolda söyler mi şarkısını özgürlüğün! nereye gideceğim bütün yolları eşkiyaların sardığı bu yerde yurdum sensin gittiğim yol, evim, bahçem, sığınağım, yaşam alanım! sensin sınırım, ırmağımın yatağı,dağım, taşım,denizim böyle ölü, böyle ölgün, açılmamalıydı sınırım,yolum ey benim yol geçen hanım, ülkem başka Türkiye yok!Yok gidecek başka yerim! umudum.. bir fahişe gibi açıkta bütün her yerin, deşilmedik, dokunulmadık yerin yok! 31. 08. 2014 / Nazik Gülünay |
Saygı ve sevgilerimle..