bir adam bir kadınakşamdan kalma pejmürde bir kadın olanaksız kaderin taşlarını yontarken anlayışsız zamanın içinden açılan yalanlar beni ben geçe kucağımda büyüttüğüm gözlerindi benli hatıraların karanlığında sürmesini çekip zifiri umudu sıralamıştı ayyaş bir adam... silinmeye mahkum alnın çizgilerinden nefret ederken elinden cımbızını düşürmeyen bir kaldırım gülü müydü kadın adaletsiz bir savaşın orta yerinde adını adil koymuş bir düzen sevgiye en çok acı çektiren iki yüzlü dudaklarındı senli anıların pembesinde rujunu sürüp zehirli korkuları sıralamıştı sarhoş bir adam... ne kaldı numaraları önceden verilmiş günlerden geriye kahır dolu gözleri yara içinde bir kadın ağlarken alışmıştı doğduğu ayaza yalnızlığın koynunda kimsesizliğin virdini çekerken didesi kan dolu heveslerimdi ellerin bizsiz acıların beyazında duvağını da örtüp kanayan yerlerini boynuna dolayan sermest bir adam... yıkılası bir ömür ardında tomarla sızı sözcükleri anlamsızlığa yol almış kafası dumanlı bir kadın seni sana emanet ettiğim vedaydı sözlerin yaşanmamış yanılgıların akını karaya çalarken susup en çok da yaşanmamışlara yanan bir adam... bir kadeh bir kadın bir temmuz = yalnızlık |
bir kadın
bir temmuz
= yalnızlık
merhaba arkadaşım
sayfanızda çok güzel ve anlamlı bir yürek sesi okudum
kutluyorum güzel yüreğin sesini
___________________saygılar