ÜÇ YÜZ...2ÜÇ YÜZ…2 Karnı aç dağların açık olur hep ağızları Ağır bir nefes kokusu rüzgarla bir olur savrulur Ağırdan ağırdan ağıtlar yükselir Bir kayalığın yarığından havalanır duman…. Ocaklar tütsün diye Gündüzler gece kesilir Göğü yok Sonu yok Kazıldıkça yeri, biraz daha yaklaşır ölüm… Sefer taslarına doldurulmuş umutlar Vardiya sonraları yeni baştan yaşama dönmek Güneş küskünü tünellerin dişleri arasından dışarı fırlamak Her defasında silip alnındaki karayı “Bugün de ölmedim şükür…” Yarına… yarına… Allah Kerim… Rus ruleti sonunda biraz avans almak Ya da bir maaşın ilk parasıyla dondurma almak çocuğa Ya da yorgun argın çaldığı kapının eşiğine sarılmak eşine Koltuk altında iki ekmek bir paket kuru çay Yeniden eve dönmenin mucizesini iki soluk tatmak… Yine de hep dakiktir ayrılık saatleri Zamansız saatlerde kömür kokulu ecel servisleri Götürür durmadan dünden açılmış mezarlara İşte bu yüzden belki de cılızdır baretlerdeki aydınlık Yaşamla ölüm sığınmışken güneş küskünü tüllerin derinine … . . . " aç , argın , ayrılık , belki , bir , daha , ekmek , gece , güneş , hep , iki , ilk , nefes , olur , ölüm , yorgun ," |
Vardiya sonraları yeni baştan yaşama dönmek
Güneş küskünü tünellerin dişleri arasından dışarı fırlamak
Her defasında silip alnındaki karayı
“Bugün de ölmedim şükür…”
Yarına… yarına… Allah Kerim…
Anlamlıydı anlatım güçlü kalemi duyarlı yüreği selamlıyorum
Kalemin susmasın
_______________________________Selamlar