''her ölüm bedenime dökülen buz gibi sudur''.taciz eden kurşunlar gibi saplanıyor her cesetten inen ruhların iniltisi ruhum karışıyor bütün acıların ortak rengine yani ateş düştüğü yeri değil beni de yakıyor güpegündüz. sanki ben düşmüşüm gibi ve sanki ben vurulmuşum gibi ruhum bilmediğim ve hiç görmediğim ölümlere sağanak yağmurlar boşaltıyor ve boşalan her yağmur damlası her gözün ve her tenin akıttığı hüznü biriktiriyor yüreğimde. insanız işte olancası bu insanız,insan olmanın bedeli bu ya da bu olmalı diyorum hissetmiyorsak yüreğimizde yanımızda yanan ateşin korluğunu neden yaşıyoruz bu kadar duygusuz ve hesapsız... diyarbakır/2014 |