6
Yorum
15
Beğeni
5,0
Puan
1138
Okunma
Atları gri yüz atlı geçti
kılıçlarına kan yüklemişler
damarları cephe sanki
inse ininden insan
dese "bu kurtlar kimindir"
ya da
"Kimdir bu uluyan ulu orta"
grisi birden duracak
bir yüzleri gidecek...
yüz atları geçti gri; atların yüzlerinden geçilmez ki evcillleştirilmemiş kuyrukları vardı kırbaçlarının indiği topraklardaki gri yüzlü katliamların... Hepsinin atları yüz, yüzünün grileri at... Çelimsiz bir öfke boşacak birazdan şahdamarlarından...
Ranzaları bağlayın, diye haykırır
olmayan köyün delisi...
Ah o ne çığlık...
Minareler secdeye gömülür de
kubbelerinden seçilir ezanın izi...
Ama griler var
hem atları
hem de yolları var...
bir de bağıran deli...
Baldıran zehri değildir ki yutayım dilimi... bu tozun dumanın, bu kılıcın kalkanın ortasında tüm heybetiyle yere devrilen devlerin, cinlerini perilerin hesabı elbet bana sorulacaktır. Öyleyse bile parmaklarımı ey demirci çırağı; öyle bir bileyle ki gölgemin kınında bile rahat durmasın...
Yüzleri atları gibi gri atlılar geçti
nal sesleri hâlâ baki...
Eğil, diz çök
ama asla boyun eğme de
dinle... duyacaksın...
Kılıçlarında bileylenen başların marşlarını...
5.0
100% (10)