Kuyu kuşlarıiçimdeki şiire indim iner gibi bir kuyunun demir merdiveninden aşağı titremeden ayaklarım dibe çakılmadan indim beş altı bloğu karanlığın suyunu gördüm üstündeki çöpleri, kuş ölülerini ve düş balıklarını çıktığımda ışığı gizleyen düşten bardağımdaydı balık yavruları ağaçların gölgesinde içtim anlamadan sudaki bulanıklığı her gün bir şiir yazarsa şair sayılmazmış insan ben de altı şiir yazmayı denesem Neruda gibi yazsam çocuklarla köpekleri direnen halkın insem özüne kendi suyumdan başlayarak içsem kuyuya her kova sarkıttığımda sadece ben çıkmaz ki yukarı nice özlem dolu uçuşlar saklıdır ölü kuşların kanatlarında uçuştuğunu izlesem hep bir arada ak güvercinlerle ala kargaların bir serçe ezilmeden havada suyun üstünde bulmasa kendini cansız, umutsuzluklarda ölmese kuyu kuşları içimde derinlerde uyuklayıp kalmasa sevgi de havalansa denizlerin üstünden uçsuz bucaksız kıyılardan arayıp bulsa kuytularda saklı ben’i düşler çıksa kuyudan! 1. 12. 2013 / Nazik Gülünay |
Çok güzel bir şiir kutluyorum , saygı ve hürmetlerimi sunarım...