Ölüp Ölüp Dirilen Sancılar Eşliğinde
Seher üflüyor saçlarına rüzgarı,
Kırk haramiler çalıyor gözlerinden, hiç akmamış o yaşları. Bir kuşun sinesine, kaç ülke çarpar uçarken ? Yüreğimin boğazına yumruk gibi oturan aşk, Ne sırtıma vurmakla, Ne de helal olsun demekle geçiyor. Hadi bir masal daha oku, yeni bir kabusa dalmak için, Bu sefer aşkın s/öz yaşları aksın, yürek kenarından. S/ezerken sinende geceyi, Yorgun gölgeler takılır, ömür taşıma. Uzun zaman olmuştu, ay gökyüzünden düşeli. Yanlış rüyalar çarmıha gerilirken, dudak mahzeninde. İnanmadan dualar ettin, bir mum soğukluğunda. Azar azar mezarlar birikir, kırgın adımlarıma. Aşkın neresinden dönersen dön, zarar sayılır. Bir kan sergisinin, Ölüp ölüp dirilen sancılar eşliğinde, Yaka paça içime atıldı, tüm acılar. Yoksa kurşun işlemez hayaller, biriktiremezdim yanıma. Derdime diyecek yok benim, Sırr-ı ayan olsun, dudağındaki çöle, Bir damla su/s düşsün, bağrımdaki ateşe. İçimde cinnet geçiren rüyalar, Uyanmayı bekliyor, dudak bükümünde. Yüreğim k/an be k/an kokuyor, Yarası deşilesice bir acı, Kuruluyor, kör bir akbaba gibi bedenime. Yağmuru saçlarından tut, Kaymasın ellerinden kokusu. Söylemedim sana ama, Aslında güller de karanfil kokar, Ölmeden önce, Sevmeden önce … Gül SEZGİ Günün şiirine layık gören seçki kuruluna teşekkür ederim. |