Kadın yalnızkadın yalnız odasında oturur bir arkadaşı var düşleri yıllardır hiç bırakmayan onu en sancılı günlerinde bile. küçük bir aralık bulsa içeri dolar huzme ışık! usansa bile güzel,senli günler umut etmekten her çizgi ışıkta bir çiçek açar düşer vazosundan yapma çiçekler dur der, dökülen bir damla gözyaşına aynada kalsın hüznün pırıltısı! usuldan şiirler sokulur yanına güneşin önündeki gölgeler seker de odanın içinde umut hareleri dolaşır bir içimlik suyun içinde! kadınsın diye ültimatom verir birileri yok üç çocuk,yok kürtaj yasak ellerinde oynatılan kukla dersiniz ya da açıp kapatılan başları düşünmekten öyle uzak, öyle t’uzak! erkek belirler kadın okuyacak,okumayacak oturacak ıssız odalarda çocuk doğuracak,elleri hamur mayasında yokken hizmetkârlık buna alıştırılacak! erkekler devirirken kitapları o kalacak gövdesiyle başbaşa düşürülerek ayaklar altına arabasını hızla yanından sürüp gidecek erkek o hep bekleyecek özgürlüğü divan altına süpürülen süprüntü ya da eski kapı sürgüsü ve zaman duracak aynı yerinde kadın kalacak düşleriyle yapyalnız! 10. 8. 2013 / Nazik Gülünay |
Kadınımızın kurtulduğu gün, ülkemizin kurtulduğu gündür.
Kadın bugünkü gibi erkeğinin yanında bir meta, bir süs eşyası gibi değil, onunla eşit, çalışan ve toplumsal hayata katılan, ekonomik bağımsızlığını kazanmış, toplumsal olaylara duyarlı ve söz sahibi olmakla kurtulur.
Güzel şiirinizi kutluyorum.
Saygılar.