Uç Nokta
yorgun sabahlarda tozlanınca
başlar esirliğin gideceği ana bulvarların keşke giden insanın kendisi olsa hengamesi kederiyle bir akşamlarda ve sarı acılı... giden ömür boylu bulvarlar olunca korkuyorum gidecek yürüyecek hiçbir bulvarın olmamasıdır gitmek son yağmurlara özlemle... içine kapalı gözlerden uzak evlere duyulan meraklı yalnızlıklarda boğulduğumu kimseler bilmediği gibi bir de kendim unuttum ya bulvarlarımı ben çoktan gitmişim kendimin bile kendime ulaşamayacağı bir yerlere... noktanın ucu ya da uç nokta ve tarihim adını sevmek oldu göz kırpışlarının sen göz kırptığında bir yaş atlıyor ya ömrüm bir yaşıma daha giriyorum o insanı hayrete düşüren güzelliğiyle bakışlarının... bulvarlarım gidince kendime uzaklaşınca yalnızca göz kırpışların kaldı beni kendime anımsatan acımasızca kaygısız yıldızlarda... kağan işçen... |
tebrikler arkadaşım,
selâm ve sevgiler.........