Neydi Gönlüme Seni Kazıyanselamını verdim gittiğin sokaklara selamün kavlen dedim bilir misin kaç uykuda kaç gölgenin ardı sıra uyan ey gözlerim yaşlandık artık öğrendiğimiz iki damla servetmiş sevgiliden biz denizlere ağlamayı sevdik kimsesiz minnetsiz irkilmiş gözlerimdi taptuk kapısında beklemek nar’a el açıp içerken aşkı dudaklarından yandık yandıkta ecel olduk sözlerinde bir ilahi fısıldanır dönmez mi dilin kalbi elinde olana mı verdiğin yüreğin seccadem kanlı gözyaşı her gece bilmez misin ey cahil aşk onu hiç kaybetmeyenin gönlünde sürme çektiğin gözler bakar ondan yana kırık kaburgalarımdan yırtık göğüs kafesimden almaya zorladığın her nefesten bıksam da ciğerime düşen kor ateşten işlendi altın varakla silinmez yüreğimden uyan ey vakit düş ardım sıra gider bu yolcu nesil nesil uzağa bu çilede biter elbet hancısız yollarda yeniden doğurur zaman onu söylenmemiş masallarda sancısız kollarda aşk ayrığı gönüller hatırına… |