Düşünceye zincir vuranın Yazan kalemi kıranın İnsan haklarından bahsederken Kollara kelepçe vuranın İnsan ayırıp Adam kayıranın Anasına Avradına
Sakal sıvazlayıp Tüyü bitmemiş yetim hakkı yiyenin Edep Erkan bilmeyenin Namussuzlukta önde gidenin Üçü beşi bir arada götürenin Bozuk süt emenin Çivi çivi söker diyenin Çıkarı için el etek öpenin Anasına Avradına
Hırlısına hırsızına Çapulcuya Soyguncuya Sırt çıkanın Alın teri emeği sömürenin Cüzdan şişirenin Leş kargaları gibi Fırsat kollayanların Anasına Avradına
Sözüm meclisten dışarı Yarası olan gocunur Arar Bulamam Nerede kulun doğrusu
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Nerede Kulun Doğrusu şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Nerede Kulun Doğrusu şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Her zaman kızgındır Gülşen. Onun iç dünyasında sadece doğruluğun, dürüstlüğün, mertlikliğin ve de insana - insan gibi davranmanın cesur rüzgarları eser. Bunları yansıtmakta da çok haklıdır. Yaşanan olumsuz, hatta çok kötü süreçleri her şair açıkça, dobra - dobra yazıp haykırmalıdır. Haksızlıkların, olumsuzlukların dizboyu yaşandığı bir ülke de. Tabii yalnız şairin de görevi ve kaygısı değil, tüm aydınların, dürüst ve namuslu cesur insanların, fakir fukara ve sıradan milyonlarca insann fedekarlıkları ile, okuyup mevki ve makam sahibi olmuş herkesin görevidir cesur çokışlar, karşı koyuşlar, itliği - uğursuzluğu çekincesiz haykırışlar.
Temiz bir ruh ve özgür bir beden hiç bir kirliliği kabuletmez, etmemek için de var gücüyle direnir. Kutsal ve kaılıcı özgürlükler, mutlu ve adaletli yaşamlar ancak bu anlamdaki güçlü dirençlerle kazanılır. Bu kimlikteki yaşamlar kazanılıp bizlere bizden önceki cesur kahramanlar tarafından verilmişken, biz onların kıymetini bilmiyoruz.... ellerimizden kayıp gidişlerine, uykulu gözlerle adeta seyirci kalıyoruz. Bu insiyaktaki beden ve ruhlar da o zaman her pislikte yuvarlanmayı kabul ediyor sayılır.
İşte değerli şair " ben o yuvarlanan insanlardan değilim, olmak da istemem" diye haykırıyor, çığlık atıyor. Durup - dururken, ortalıklar süt limanken değil.... Pislikler, tutsaklıklar, kul - köle yaşamları üstümüze, üstümüze, azgın nehirler gibi akıp gelirken, bu uyuşukluklar, dirençsizlikler, kabuğuna saklanıp "Bana dokunmayan yılanlar bin yaşasın" demeleri kınıyor değerli şair. Özgürlüğü, hak ve hukuku, sevgilere donanmış mutlulukların yaşanmasını istiyor. çok halıdır elbette, aynen katılıyorum, destekliyorum ben de.
Aynen size katılıyorum efendim, hiç kimse üstüne alınmaz ama hep yakınır, şöyle gönül aynasına bakıp öz eleştiri yapabilsek, işte o zaman insan olma erdemine ulaşmış oluruz, saygılarımla