Sessiz Haykırışların Kızı
SESSİZ HAYKIRIŞLARIN KIZI
Onlar, çocukluğumdan kalan yaralar, Hiç unutamadığım parça parça umutlar, Kurşuni gökyüzü, Ve gümüş bir zincire dizilmiş acılar, Hepsi benim için birer hatıra… Tıpkı yorgun bulutların sakladığı güneş gibiydim, Komşunun yerlere dek uzanan eteğinin arasında. Babam kıvılcımlarla oynuyordu, Yaramaz bir çocuk gibi gözüktü gözüme… Gözlerim, ah gözlerim Keşke kapatsaydım sizi. En azından bu kadar acı çekmezdim, Fakir balıkçı teknelerine baktığımda… Hem her şey bu kadar da dağınık, Meçhul olmazdı zihnimde… Belki babamı çiçekler arasında hatırlardım, Veya beni balığa götürmesini. Ha,bir de çaresiz bakışlarını değil de, Sımsıcacık gülümseyişini hatırlardım, Kızıla çalan güneş evime girdiğinde… Biliyor musun ben artık, Ne Milo annemin, Ne ruhsuz gölgelerin, Ne parlak denizlerin, Ne de balıkçı babamın kızıyım. Ben bundan sonra, Sessiz haykırışların kızıyım… ALTUN |
saülıcakla