Naylon Terlikli Naif
dizlerim tutmayınca aklıma ilk gelen
direnç çiçeği olurdu dişlerindeki gülümseme nefes alırkenki alışkanlığımdı bu aslında ve aslında düpedüz âşıklığımdı hayata hayat demek senin sokaktaki ürperişindi son akşam mutluluklarına imrenerek içini ısıttığın... çoban yıldızı hep hem en uzak hep hem en yakın yokluğun da eski yıllardan kasabalarımdı dut ağacının altında toprakla karışık uçları yırtık kekre anılı alabros saçlarımın perçeminden akan çoban yıldızı... aklımı başımdan alırdı... bir sokak çeşmesinden ay ışığı içerken geceme çöreklenir kalırdı ölümlerden otlanırdım hayatı... acı benden şiir çaldı ben hırsızlama daldım unutulmuş bir kahvehanede kırmızı beyazlı klasik bardak altlı yaşamaya ter kokulu bir odaya daldığım gibi düşlemeye uğultusunu uçurtma izleyişimizin gözkırpışlarımız da aklımda paslı kapının altında bir akşam gölgesiydi bir ömür kadar öptüğüm naylon terliklerinin kokusuyla geldiğini... kağan işçen... |
geceme çöreklenir kalırdı
ölümlerden otlanırdım hayatı..."
hani şiir hiç bitmesin istersiniz..
öyleydi değerli öğretmenim..
saygımla..