Haikumsular
kış yağmurla silkindi
ağaçlar kışla toprak ağaçlarla silkindi ben sensizlikle yalnızlıktan... kış yağmuruyla dokundu yağmur ağacıyla ağaç toprağıyla ben sensizliğimle ötesine yalnızlığın... kış yağmurlu yağmur ağaçlı ağaç topraklı ben sensizim yalnızlıksa hepimizin... kış hepimizin hepimiz kışın yağmur ağaç ve toprak da kışın kış da... ben hepinizim kimsesizlikse yalnız benim... uzaklar da yağmurlu sokaklarda çocuk yok sevdiğim sessizlik onu bana getir... kimbilir kimler evlerde hangi çocuk ağlamayı öğrendi güldü ilk sorularla avunurken üşümek kimliksiz bir mutluluğa aşık oluyorum... laciverte bakıyor güneş okullar kapalı çocuklar yarına umarsız ben de lacivert de güneş de okullar da umarsızlık da... temizim... tertemiz... gün yitikleri birikti öfkemde grileri de soldu göğün sensizliğe telaş düştü gözlerim kapanmaya yakın isminle anacağım ölümü üzülme... ikimizdik bu yalnızlıkta köy seherleri kadar içten kapılar açılmaya hevesliyken ayrılmışız sanki sözlerimizdeki incinmemişlikten... gece yabancılığıma yıldızlar üzüldüler mi içerlerde umutsuzluklar hapis mi türkü söylesem yağmurlar sakinleşir mi gizliden sevmek bu mu... yanık kokularıyla gelecek bahar pencereler ardına kadar açık sesler an kadar mı tanıdık sen de gelecek misin... şarkımız yenik bitmeseydi yollar büyümezdi gözünde zamanın karlı bir anı gibi inmezdi beklemelerin yüreğine gidişin... tadında bırakmadık yolculuğu yakınlaşmadı da güneş sorularımıza yanıtsız bitişlerle sonlandık yetişemeden acılarımıza bile... kağan işçen... |