EN SAVUNMASIZ HALİMDE
Yutuyor bu şehir beni
Ardımda anımsanacağım bir belirti bırakamamışım beceriksizliğimden Kaybolmuşum kalabalık bir hareketlilik içinde, Yolumu sorsam, bilen yok… Aile bağlarım, dostluklarım, uzun mesai saatlerindeki teşrifi mesailerim yok… eskimişler. Bu şehir beni mahkum ediyor bir ıssıslıkta… ben ve duygularım mahkumuz… Duygular… Yani, özlemlerime ve öfkelerime dair karman çorman pişmanlıklarım… Hangisi pişman olmaya değer ya da değmez Hangisiyle baş etmek mümkün… Bilemiyorum ki… Biri kalbimden hançerlemiş, Biri sırtımdan… Mahkum etmişim hepsini, zindanlarımda, müebbetsiz cezalarla. Duygusallar meclisi ise açmakta kapılarını tüm zindanların. Ve beni başbaşa bırakmakta onlarla En savunmasız halimde Yine vururlar yüreğimin en olmadık yerinden yaralanacaktır en mantıklı lopundan beynim… |