Akasyanın titrek dallarında durur Durulur dakikalar gün dönümü mevsim açarken Geceye solumak kalır Altın vuruş hatırlanmaların sabahında
Off… O, bizi deli eden rutubet düşmese kırağılarla… Ve…derin suskunluklar… Onlar yok mu onlar… Derin o ıslaklıklar… Kirpiklerimize yosun bırakan tuzlu sular…
Leş yiyici sahte senaryolar Ve yüksekte uçan O akbabalar Sert esen her rüzgara başkaldırışındaki bekleyiş Ve.. Gözbebeklerimizde açıp solan ilkbaharlı papatyalar…
Solar tüm karanfil bir yanımız sonbahara emanet
Dışarıda bir zamandan kalma sonbahar İklim kış İçimizde buz sarkığı hatıralar Kılıç kesiğinde resimler Siyah beyaz bir hayat Geçer gözlerimizin fragmanlarından ömür Camların buğulusuna kazılmak isterken…
Akar nehir Durulur deniz Sancağımızda bir sevda Son yatılan bir çarşaf kokusuna düşer yakamoz Ayın küskün olduğu bir rıhtım sallanırken rıhtımda Tütsülü türküler yakılır can evinde
Ve… Çalıntı şiirlerin kelimeleri yankılanır Vurulur sokaklar kapanırken kapılar, Düşer tüm güvercinler sağ kanatlarından vurulu Sabahın ilk saatlerinde beyazlaşırken bu şehir Çatılarda ince bir kar yağar
“Okuduğum bir Ahmet Arif Birde onun görüşmecisi yeşil soğanı”
“Varın vurun alnımdan Kırın Ulan Kırın Yakın Ulan Yakın”
Ben külümle canlanırım Bir yanım yanardağ Bir yanım volkan Sonuçta bir külüm kendi ummanımda Bir rüzgar üflese çoktan solardım dünden….
Şimdi kanatlarıma değen bir yel varken Birde O güzel şairlerim var avuçlarımda Onu da almayın sakın almayın ellerimden…
ÇALICI….
“Atılana kadar buradayım çalmadan hiçbir şeyi hemde böceksiz…. ”
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ŞİİR şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ŞİİR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Akasyanın titrek dallarında durur Durulur dakikalar gün dönümü mevsim açarken Geceye solumak kalır Altın vuruş hatırlanmaların sabahında
Off… O, bizi deli eden rutubet düşmese kırağılarla… Ve…derin suskunluklar… Onlar yok mu onlar… Derin o ıslaklıklar… Kirpiklerimize yosun bırakan tuzlu sular…
Leş yiyici sahte senaryolar Ve yüksekte uçan O akbabalar Sert esen her rüzgara başkaldırışındaki bekleyiş Ve.. Gözbebeklerimizde açıp solan ilkbaharlı papatyalar…
Solar tüm karanfil bir yanımız sonbahara emanet
Dışarıda bir zamandan kalma sonbahar İklim kış İçimizde buz sarkığı hatıralar Kılıç kesiğinde resimler Siyah beyaz bir hayat Geçer gözlerimizin fragmanlarından ömür Camların buğulusuna kazılmak isterken…
Akar nehir Durulur deniz Sancağımızda bir sevda Son yatılan bir çarşaf kokusuna düşer yakamoz Ayın küskün olduğu bir rıhtım sallanırken rıhtımda Tütsülü türküler yakılır can evinde
Ve… Çalıntı şiirlerin kelimeleri yankılanır Vurulur sokaklar kapanırken kapılar, Düşer tüm güvercinler sağ kanatlarından vurulu Sabahın ilk saatlerinde beyazlaşırken bu şehir Çatılarda ince bir kar yağar
“Okuduğum bir Ahmet Arif Birde onun görüşmecisi yeşil soğanı”
“Varın vurun alnımdan Kırın Ulan Kırın Yakın Ulan Yakın”
Ben külümle canlanırım Bir yanım yanardağ Bir yanım volkan Sonuçta bir külüm kendi ummanımda Bir rüzgar üflese çoktan solardım dünden….
Şimdi kanatlarıma değen bir yel varken Birde O güzel şairlerim var avuçlarımda Onu da almayın sakın almayın ellerimden…
HER CÜMLE HER MISRA HER BÖLÜM YÜREĞİMDE YARA AÇTI YAZAAN KALEMİ ÇAĞLAYAN YÜREĞİ ALKIŞLIYORUM SEVGİYLE KALIN
oyyyyy oyyyyy Dilek yıldızı bu şiirin süper Hülya beğendi. fakat ben sondaki notundan başlıyacağım neyin göndermesi senin k i atılana kadar burdayım da ne demek sen zaten not düşmüş A. ARİFİN ŞİİRİNDEN DEM VURDUĞUNU VURGULAMIŞSIN vallahi o şiirede vuruldum sanki ben söylüyorum Ben külümle canlanırım Bir yanım yanardağ Bir yanım volkan Sonuçta bir külüm kendi ummanımda Bir rüzgar üflese çoktan solardım dünden….
Korkak akşamların karanlığı çöker
Çekilir deniz
Çekilir yelken
Kum taneleri düşer
Kum saatlerinden
Her demindeki en derin dehlizlerinden…
İhanet yağar çıplak elli şairlerin gri bulutlarından
Kelimeler kısaldıkça keskinleşir beklide…
Yaşarır yol
Yaşlanır aşk
Yaşananlar yaprak döker…
Akasyanın titrek dallarında durur
Durulur dakikalar gün dönümü mevsim açarken
Geceye solumak kalır
Altın vuruş hatırlanmaların sabahında
Off…
O, bizi deli eden rutubet düşmese kırağılarla…
Ve…derin suskunluklar…
Onlar yok mu onlar…
Derin o ıslaklıklar…
Kirpiklerimize yosun bırakan tuzlu sular…
Leş yiyici sahte senaryolar
Ve yüksekte uçan O akbabalar
Sert esen her rüzgara başkaldırışındaki bekleyiş
Ve..
Gözbebeklerimizde açıp solan ilkbaharlı papatyalar…
Solar tüm karanfil bir yanımız sonbahara emanet
Dışarıda bir zamandan kalma sonbahar
İklim kış
İçimizde buz sarkığı hatıralar
Kılıç kesiğinde resimler
Siyah beyaz bir hayat
Geçer gözlerimizin fragmanlarından ömür
Camların buğulusuna kazılmak isterken…
Akar nehir
Durulur deniz
Sancağımızda bir sevda
Son yatılan bir çarşaf kokusuna düşer yakamoz
Ayın küskün olduğu bir rıhtım sallanırken rıhtımda
Tütsülü türküler yakılır can evinde
Ve…
Çalıntı şiirlerin kelimeleri yankılanır
Vurulur sokaklar kapanırken kapılar,
Düşer tüm güvercinler sağ kanatlarından vurulu
Sabahın ilk saatlerinde beyazlaşırken bu şehir
Çatılarda ince bir kar yağar
“Okuduğum bir Ahmet Arif
Birde onun görüşmecisi yeşil soğanı”
“Varın vurun alnımdan
Kırın Ulan Kırın
Yakın Ulan Yakın”
Ben külümle canlanırım
Bir yanım yanardağ
Bir yanım volkan
Sonuçta bir külüm kendi ummanımda
Bir rüzgar üflese çoktan solardım dünden….
Şimdi kanatlarıma değen bir yel varken
Birde O güzel şairlerim var avuçlarımda
Onu da almayın sakın almayın ellerimden…
HER CÜMLE HER MISRA HER BÖLÜM YÜREĞİMDE YARA AÇTI YAZAAN KALEMİ ÇAĞLAYAN YÜREĞİ ALKIŞLIYORUM SEVGİYLE KALIN