Bilir misin kelimelerin gücünü çocuk
Bilir misin kelimelerin gücünü çocuk,
bir kalbi kırar, bir kalbi aydınlatır bazen, bazen de bir ananın yüreğine hançer olur saplanır, gayreti şaşırtıyorsa bilmeden. Söylediğim, ananın elinden yediğin ekmek, göğsünden içtiğin süt helaldir; dünya halinde en büyük değer vücudun ve zihnin teriyle amaldır. Yok daha ötesi, paranın ve pulun, bundan gerçek bir hikayesi… Gerisi hayaldir, sonu hüsran… … ve şöyle buyurdu Zerdüşt tüm zıtlıkların yaratıcısı ilahı Hüsrev’den ilhamla: Nesiller boyu emek ile sermayenin kavgası var bu dünyada, sermayenin bir parçasını elimizde tutmak için hayallerle doldurulduk hepimiz. Oysa, düzen on binlerce yıl evvel kurulmuş bir kere, tanrısallaştırılmış hükümdarlarımızı altına boğmuş köleleştirilmiş atalarımız ve bu gün biz... Kaşifler yeni sömürülecek topraklar bulmuş durmadan. Altını para olarak değil ama tanrılara adak olarak süsleyip saklayan Mayaların, Asteklerin, İnkaların hazineleri eritilmiş para olmuş Titanların ülkesinde. Zalimler alimleri yok etmiş, tiranlar halklarına zulmetmiş. Savaşlar türetmiş Adam’ın oğulları, çapraz kılıçtan geçirilmiş et parçaları, coğrafyalar değişmiş. Yedi nesil boyunca kindar tanrılarının buyruğunda, yetimler, gözü açılmamış bebeler katledilmiş vaat edilmiş topraklar adına. Bu gün gelinen noktada, hiç bir şeyin çeperi değişmedi, aynı çarkların devranıyla borçlandırılıyor tüm dünya halkları ve emin olun yakında çıkacak cihan savaşları… Devam edecekti ama sustu Zerdüşt, daha da söyleyecekti lakin düşünce için soluk verdi her şeyin yaratıcısı Ahura Mazda. Tüm bunların arasında, bir ananın çocuğuna aşkı sorulmaz, sorgulanmaz, çünkü aşk, asıl olan tek anlamdır, gonca gülün dalı, yavru için yaşamdır. |