Her şey kırıktı işte bir şehirde Camlar çerçeveler şişeler ve kaldırımlar Tuğlasından sızan damlalar akarken bir sokaktan Çatlaktı pencerelerin kuzeye bakan gözleri Ve gece kondular sessizdi soğuk akşamlarda….
Ucuz kömür kokusu duyulurdu gökte kara kara Düşüncelere dalardı gezinen insanlar ve dar yollar Köşe başları dönemeçliydi gerisi görünmeyen mermiler gibi Duman duman bir sigara uçardı bir gencin nefesinde…
İşçiler koşardı dişlilerin arasındaki yorgun düşmüş fabrikanın içine Afrika kokardı gece vardiyasındaki işçilerin elleri Buram buram umut saçmak için sabah ekmeklerine Ter kokardı koltuk altlarındaki papatyasındaki baharlar…
Ne kadar ekmek o kadar köfte Ve Kadıköy de ekmek arası bir balıkçı sallanırdı sandalında Yakamoz vurmuş yüzünü boğazın sularıyla siler havlusuz koluyla Poyraz saç tarar karanlıkta taka çalkalanır deniz gibi çaresizlikte..
Her şey kırıktı işte bir şehirde Sidik kokulu Taksimin ara sokakları ıslaktı nemden Çiçekçi Mehmet, midyeci Hikmet yorgundu kulaklarını silerken fırtınalardan Balık pazarı,Çiçek pasajı bir kemanla inlerdi…
Karşıdaydı satırlarla kokoreçleri dövenler ve yolda çakır keyif sallananlar Devrilmeden önce dalındaki düşen yaprak Kış sızladı düşmeden önce üşütürken baldıranları Martılar kendi halindeydi her zaman ki gibi….yapraklar düşerken…
Kırıktı her şey bardak kenarı dudaklar aranırken bir çayda İzler kaldı hatıralardan yana parmaklarda Siyahın kan döktüğü mavinin bir limanda sallandığı zamanda Yaşananlar bir limana bağlandı bir rıhtımda Gemiler zaten okyanus yorgunuydu O yüzden dokunmadı sabahçı simitçiler canlarıyla…
İskeleden bir tren kalktı Haydar Paşa dan raylı gemilerle Kırıldı her şey karasallığında raylar çizildi Her şey zaten paslıydı tıpkı anılar gibi.. Kahverengi ve mavi ve pencereler çatırdadı Gizliden gizliye bu şehre gece çökerken bir gece kondu daydım Martılar umut için kalkarken sol yanımdan….kırıktı işte her şey..
***** ******* **** **** **** *** Şiir dostundan inciler,,,
Kaldırımdan süzüldü içindeki o aşk acısı Yalan sevda değildi yüreğinde olan aşk Çocuksu ve beraktı... Cümleler ayrı düşer olmuş büyük aşkı kalem ve anası olan defterden. Şimdi sevdalar olmuş üç beş gönül eylencesi Var mi ? Dost hala adam gibi seven haykırıyor geceye kaldırım kafa tuta tuta elinde İçki şişesiyle.. Vurur içine zalim yardan kalan anıları Ve yenik düşer hayata Aşkın okunur selası o celladın elinden. Fatiha ile kaldırım huzur bulur Titrer mezar taşı yar ağlar beni Afeeetttt...Ayşe Hasan. Kuzum Ben..
********** ******
Ayşe Hasan.Kuzum Benim ...Teşekkürler bu inci güzellikleri için...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ŞİİR-84 şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ŞİİR-84 şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Kırıktı her şey bardak kenarı dudaklar aranırken bir çayda İzler kaldı hatıralardan yana parmaklarda Siyahın kan döktüğü mavinin bir limanda sallandığı zamanda Yaşananlar bir limana bağlandı bir rıhtımda Gemiler zaten okyanus yorgunuydu O yüzden dokunmadı sabahçı simitçiler canlarıyla… Kırıktı benim yüreğim bu şehirde.Siyah kan dökmüştü çünkü,hayallerimin asıldığı,sallandığı bu limanda...Öylece cansız duruyordu ;çerceveler dolusu umut,beklenip te gelmeyen güzel günler...Gözlerimden geçen gemiler yorgundu,türlü badireler soldurmuştu,hala yaşlar akıyordu,deniz kızları usul usul fısıldıyordu; nafile,mavi düşleri akıp gidiyordu güvertesinden....Ucuz kömür kokusu genzimi yakarken,geleceğimden çalıyordu geceler...Korku sarmıştı dağları;falan filan....Daha yazmayayım en iyisi ben,yazdıran yüreğinizi tebrik edeyim.Çok sevdim yine...Tebrik ve alkışlarımı bırakıyorum,sevgi/saygı Not:Bir öncekini de atlamadım,yüreğimle okudum,haberiniz ola...
Benimde adım Murat sa, şey pardon Dilek Yıldızı'ysa bu güzel yorum altından kalmam bilesin.... Bu güzel yorumlarını ve verdiğin cesareti kolay kolay unutmam yazıyorum bir köşeye :-)) En derin sevgi saygı ve sealmalrmlasın gönülden... Seni seviyorum hemde çokkkkk....
:-))) ben onu bunu bilmem güzel müzel :-))) sıradaki şarkımı istiyim severek severk dinlemelik tarafından olsun...Çekkk bir şarkı dha şakıcı başııııı :-))))
Usul usul bir sabah uyanır atarken şafak Gözlerimde senden kalma yorgun bir mahmurluk Ne güzeldi girdiğin düşlerimdeki ettiğimiz valsın ritmi Uyanmak istemedi beni sıcak tutan hayalindeki kirpiklerim Şimdi gördünmü yine üşümeye başladım Yanımda olmayınca sen çöker ayazıyla yanıma yalnızlık.... dedim severek :-))
Günaydın la.... Seni çok özleyerek beklemek ne kötüymüş...bir o kadarda çok güzelmiş özlem biriktirdim sana diji Gülim ....
Her sabah şarkıların hasreti döküldü penceremin kirpiklerine Sen gittiğin yollara yağmurlar yağarken ıslak kaldı yanaklarım Akşamdan bırakılan buselerin ılık esintili izlerinde kaldım Ne martılara ne denize bıraktım seni özlemelerimi çekerken ıslak çeketimi üzerime :-)))
Nulennnn neredeydin bu kadar hasret ektin yüreğime işe giderken surat bir karış yapıştı siyah asvaltlara eski gülüşlerim... Laaaa ben onu bilmem sabah şarkıları isterin uyanmalarıma :-))) SEVEREK LA SENİ :-))) ALA ALA...ŞARKISIZ GÖNDERME BENİ İŞE :-)))
Annem benim hep sen beni yazılarında gezdirdin ya bende bu dizelerde seni gezdirebilmişsem ne mutlu bana... Duanı eksik etme emi bu oğlundan...Ellerinden öperken en derin saygılarımı sundum sana her daim olduğu gibi...
Hüzünlü olmak dünyanın işine gelmez, Huzurlu olursa ortam sinirler gerilmez. Beraber gezdirdin İstanbulu, Güzelleri görelim hasan hoca bir daha gelmez. Tebrik ederim saygılarımla.
Bir daha kine güzelleri görmeye gidelim Balık ekmek yiyip boğazda dalgamızı geçelim Hüznü boğazların sularına katarak Bir turda İstiklalde gezeriz Hasan Hocamla... Saygıdeğer Hasan hocam çok teşekkür ederim bu güzel yorum için.. En derin saygılarımla selamlar....
Saygıdeğer Halil Şakir hocam, heceleri yüreğiyle dizeleyen üstad'ım beğeniniz her zaman beim için en büyük onurdur...teşekkürler... En derin saygılarımla...
İskeleden bir tren kalktı Haydar Paşa dan raylı gemilerle Kırıldı her şey karasallığında raylar çizildi Her şey zaten paslıydı tıpkı anılar gibi.. Kahverengi ve mavi ve pencereler çatırdadı Gizliden gizliye bu şehre gece çökerken bir gece kondu daydım Martılar umut için kalkarken sol yanımdan….kırıktı işte her şey..
GELDİM GELDİM CAN OĞLUM HARİKA BİR ŞİİR YAZMIŞSIN GENE NEŞE ANNEN GÖNÜLDEN KUTLUYOR SENİ SEVGİLERİMLE
Annem benim hoşgeldin yüreğimin sol köşesindeki en güzel yere...Hiç ellerimi bırakmıyorsun ya ne diyeyim sana...o güzel elleinden öptüm hep bilesin en derin saygılarımı sunarken...
Ahhh Cimcimem biricik kızkardeşim...Yaşından önce yüreğini büyütmüşüm...Yıldızcık Abin senin o pak alnından öpüyor..Ve seni çok seviyorum hemde gönülden bilesin...İyi ki karşılaştık kız kardeş...
Her şey kırıktı işte bir şehirde Camlar çerçeveler şişeler ve kaldırımlar Tuğlasından sızan damlalar akarken bir sokaktan Çatlaktı pencerelerin kuzeye bakan gözleri Ve gece kondular sessizdi soğuk akşamlarda….
Ucuz kömür kokusu duyulurdu gökte kara kara Düşüncelere dalardı gezinen insanlar ve dar yollar Köşe başları dönemeçliydi gerisi görünmeyen mermiler gibi Duman duman bir sigara uçardı bir gencin nefesinde…
İşçiler koşardı dişlilerin arasındaki yorgun düşmüş fabrikanın içine Afrika kokardı gece vardiyasındaki işçilerin elleri Buram buram umut saçmak için sabah ekmeklerine Ter kokardı koltuk altlarındaki papatyasındaki baharlar…
Ne kadar ekmek o kadar köfte Ve Kadıköy de ekmek arası bir balıkçı sallanırdı sandalında Yakamoz vurmuş yüzünü boğazın sularıyla siler havlusuz koluyla Poyraz saç tarar karanlıkta taka çalkalanır deniz gibi çaresizlikte..
Her şey kırıktı işte bir şehirde Sidik kokulu Taksimin ara sokakları ıslaktı nemden Çiçekçi Mehmet, midyeci Hikmet yorgundu kulaklarını silerken fırtınalardan Balık pazarı,Çiçek pasajı bir kemanla inlerdi…
Karşıdaydı satırlarla kokoreçleri dövenler ve yolda çakır keyif sallananlar Devrilmeden önce dalındaki düşen yaprak Kış sızladı düşmeden önce üşütürken baldıranları Martılar kendi halindeydi her zaman ki gibi….yapraklar düşerken…
Kırıktı her şey bardak kenarı dudaklar aranırken bir çayda İzler kaldı hatıralardan yana parmaklarda Siyahın kan döktüğü mavinin bir limanda sallandığı zamanda Yaşananlar bir limana bağlandı bir rıhtımda Gemiler zaten okyanus yorgunuydu O yüzden dokunmadı sabahçı simitçiler canlarıyla…
İskeleden bir tren kalktı Haydar Paşa dan raylı gemilerle Kırıldı her şey karasallığında raylar çizildi Her şey zaten paslıydı tıpkı anılar gibi.. Kahverengi ve mavi ve pencereler çatırdadı Gizliden gizliye bu şehre gece çökerken bir gece kondu daydım Martılar umut için kalkarken sol yanımdan….kırıktı işte her şey..
Beğeni ile okudum, keyif aldım üstadım kaleminize yüreğinize sağlık, Kaleminiz daim olsun Saygılar selamlar
Kaldırımdan süzüldü içindeki o aşk acısı Yalan sevda değildi yüreğinde olan aşk Çocuksu ve beraktı... Cümleler ayrı düşer olmuş büyük aşkı kalem ve anası olan defterden. Şimdi sevdalar olmuş üç beş gönül eylencesi Var mi ? Dost hala adam gibi seven haykırıyor geceye kaldırım kafa tuta tuta elinde İçki şişesiyle.. Vurur içine zalim yardan kalan anıları Ve yenik düşer hayata Aşkın okunur selası o celladın elinden. Fatiha ile kaldırım huzur bulur Titrer mezar taşı yar ağlar beni Afeeetttt...Ayşe Hasan. Kuzum Ben
Kuzum benim tarafından 10/30/2012 11:02:35 PM zamanında düzenlenmiştir.
Tebrikler, çook güzel dizeler...Her şey kırıktı diye başlayıp ve umutların ve anıların kırığıyla sona ermiş... Her şey çok güzel olacak...Sevgiyle kal...