Olur
akşam fısıltısı ince fasıl
karanlığa takılmaz aklı sevdanın toprağın kokusuyla avunur dert derdin kendisi toprak olur... gün geçmez penceremin uzağında da adımlarım yaralarımda asil yankılanır şaka gibi geçer bulutlar üstünden acının acının adı konuşmak olur... gözlerim sapsarı bir karanlığa açılınca göğsüm ağrılı bir saplantıyla çalkalanır yollar yürürüm türkülenir sensiz soluğum türkümün sonu yalnızlık olur... umut durağını bulamaz kaf dağını aşar yedi iklim anlatamaz isimsiz sürgünlüğümü üzerini otlar bürür yaz dargını gülüşümün yazımın bahtı kara kış olur... gecikmiş biricik anımsın geleceğimde de ben yokluğunun varlığı bir çıkmaza kördüğümlü ölümsüz çaresizliklerin can yoldaşıyım canımın sebebi bir bakış olur... kağan işçen... |