ŞİİR-20Şiirin hikayesini görmek için tıklayın Ha gayret " dilek yıldızı" sen karala dur ama hep armut arkasında dur...
Şiir gibi birşeyler yazmaya çalış...armut saklan şimdi :-)
//Hayaletler gezinecekti birazdan caddelerde
Cennete kucak açmış aşıkların yanından geçecekti //
B(İlsem)…keşke beni bilseydin ben boğulmayacaktım belkisiz…. |
Avuç içinde terler birikecekti gizlice
Kırmızı bir otobüs alıp götürecekti
Buğulu camlara çizilen sarı saçlı kadının ilk harfini
Duraklar yolcusuz yollar suskun
Oturaklar boş kendi yalnızlığında
Son otobüs geceyi delip geçerken
Siyah asfaltı gece yutacaktı
Kent sus, sokaklar sessizdi
Araf’taki hatıraların ayak izlerinde
Yalnızlığı tek aydınlatandı ay
Yıldız dökümü mevsimler ıslatırken saçları
Yaşardı ayak izlerindeki yer, gözlerimde…
“Can YÜCEL” dinliyorum bu şehirde
Bağlanmamak için “Bağlanmayacaksın…” diye bağırıyordum
An/kara kalıyorken karanlıkta
Batı/kent hep doğuma kaçıyordu
Aşkın doğduğu yerdeki evimde…
Şimdi gelip çalsam kapını
Devrik kalmış dik uzun katlı binalarının önünde
Dizim dik düşmeksizin zemine
Sarı saçlarına parmaklarım fısıldasaydı
Cehennem yangını ayrılık alev alevken
Sen rahat ol diye giydim yangın gömleğini
Çekip gitmek de vardı bu kentin başka köşesine
Korkum sen uykusuz kalma yeter…
O yüzden uzaklara götürdüm düşlerimi
Ellerimle martı besledim
Düşlerimdeki gem/imi sürdüm ufka
Sana yazamadım yokluğunu anlatamadım
Her harf sen olunca karışıyordu işte ortalık
Hayat sandalı sallanırken
Dalgalıydı işte şiir
“Can YÜCEL” in beyaz uzun saçları gibi….
Bağlanmamak için demir attım deniz dibindeki karaya çapamla (çabamdı)…
Çünkü ben sende boğuldu dalgalıydım işte…
Çokkkkkkk güzeldi üstad
Sevdim okurken haz aldım
Kalemi daim yolun acık olsun
Saygılar selamlar