Kayıp Noktalar/ımŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Adı yok yalnız kalmış cümlelerin...
Noktası virgülü yok hayatın
Çelimsiz sabahlardan Mavinin renklerine düşerken gün Soluksuz yaşam serüvenlerinin izi kalır geceye Yorgun düşmüş bedenin Ağır aksak zihne düşmüş düşüncelerinden Arta kalan düşsüz düşlere düşer insan Dünyanın şeklini alır insan Gece ve gündüz gibi İki yüzü vardır kimi zaman Lekesi çıkmaz insan kirliliklerinin Her dert bir avuç alırken ömürden Sustukça çoğalır, can kırıkları Birikir gönül heybesinde Tek cümlede, ateş düşer ciğere Sanılır ki bağ bahçe viran Ömür her gün biraz daha ziyan Böylesi zamanda Alıp başını gidesi gelir insanın Yine de merhametsizdir her yer varılan Tatsız bir dokunuştur Sahte gülümsemelerle uzanan eller Yakar teni İklimine varmadan açan güller gibi Yoruldum tek kişilik ömür sahnesinin Bekleyişle bağdaştığı vakitlerden Durmaksızın akan zamanın Grileşmiş yüreklerle bezenen Güneşi sarmış kara bulutları seyredip iç çekmekten Her gün diğerinden biraz daha beterken Hangi güne vuracak şavk tan medet umulur Gün durmaksızın bir gece bir gündüz olurken Ah ömür durma, inadına diren s.c |