Güneşle açardı gözlerindeki çiçekler Hülyalı sabahlar sarılırdı açık pencerelere İnce tüllerden sızar eser girerdi odalara Yüzde bir tebessüm, cam kenarı hayallerin eşiliğinde...
Çalardım kapını avcumda akşamdan kalan toplanmış yıldızlar Yoksun diye eşiğinde titrerken ayaklarım Parmaklarımda paslı bir pranga , dokunamazdım fotoğraflara Yokluğun deniz olur, yosunlarda yüzerdi gözlerim ...
Antik bir kentin harabe sokaklarında gezinirim Yıkıntıların arasında kalır ruhum sancısında Hicran nakaratları eski bir tiyatro sahnesinden yankılanır Yalar geçer geçemediğim eski ayak izlerin emerdi sesleri Donar kalırdım bir baharda, bir de olmadığında zamanda Yüzü asık, yüz asırlık yalnızlığındaki odalarda saklanırım Sunağımda adak olan nasırlaşmış bir yürek sus pus
Rüzgara takılır ıslığımdaki adın, ıslakça Çiğ tanesi olur dökülür, bir açelyanın kökünde can bulurken Fırtına koparan yanların yelkenlerimi kırardı vakitsizce Bir uçumluk kırık bir serçe kanadı kanardı çırpındıkça Çırpınanlara eşlik ederdi mavisindeki deniz...
Sallanırdı yer, sallanırdı tüy kalan ten, sallanırdı eller Bir ileri bir geri geçip giderken mevsimler Takvimler bağ bozumu zamanlarda kalırdı Tuzlu bir sarı sonbahar kuruturken yaprakları Birlikte gazel olur dökülürüz kurusundan toprağa....
Tozlu dudaklarımız buluşur kırk ikindisinde dökülenle ıslanırken Biz hep öpüşürüz eskiden kalma sarılışlarımızla/şarkımızla Kanayan ellerimizde vuslatlar büyütülürdü Aktıkça gözler, büyüdükçe özlem, külümüzle doğardık ikimiz...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
SARI SON/BAHAR şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
SARI SON/BAHAR şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Antik bir kentin harabe sokaklarında gezinirim Yıkıntıların arasında kalır ruhum sancısında Hicran nakaratları eski bir tiyatro sahnesinden yankılanır Yalar geçer geçemediğim eski ayak izlerin emerdi sesleri Donar kalırdım bir baharda, bir de olmadığında zamanda Yüzü asık, yüz asırlık yalnızlığındaki odalarda saklanırım Sunağımda adak olan nasırlaşmış bir yürek sus pus
ÇOK GÜZEL OLMUŞ KALEMIN VAR OLSUN ŞİYİRLE KALIN DOSTÇA KALIN SEVGİYLE KALIN
Şu son iki gündür dilimde bir sonbahar dolanımı dolaşıyordu sayfanıza göz atınca baktım beni burda da bir SARI /SONBAHAR bekliyordu .Öncelikle Fon resim şiire uygun vede severim öyle bir yolda manzaradaki yolda yürümeyi Güneşle açardı gözlerindeki çiçekler Hülyalı sabahlar sarılırdı açık pencerelere Hicran nakaratları eski bir tiyatrodan yankılanır Rüzgara takılır ıslığımdaki adın, ıslakça mısralarınızda derin anlatım , Donar kalırım bir baharda, bir de olmadığında Yüzü asık, yüz asırlık yalnızlığındaki odalarda saklanırım
Tozlu dudaklarımız buluşur kırk ikindisinde dökülenle ıslanırken Biz hep öpüşürüz eskiden kalma sarılışlarımızla/şarkımızla Kanayan ellerimizde vuslatlar büyütülürdü Aktıkça gözler, büyüdükçe özlem, külümüzle doğardık ikimiz...
Sevgiye ve özleme dair gönülden dökülen duyguları beğeniyle okudum.Çok güzeldi. Benim de sarı bahar isimli bir şiirim vardır.Onu hatırladım. Kaleminiz var olsun.Selam sevgiler.