Sır döküntüsü kalır kaldırılan aynalardan geriye Kanatmadan batar ayaklara, dağ arkasında düşer güneş Gece yıldızlarıyla uyanır,sabahlar dalarken uykularına Siyah beyaz bir film başlar akşamlara yarım ay doğdunda
Tarih şeritleri uzarken mevsimler kısalan zamanda Lastiğindeki akşamlar uzarken soğuk telli sabahlar kısaltır Yalnızlığın orta yerinde durur ağındaki örümcek Örüldükçe örülür genişler adımsız kalan yerlerde
Takılır peşine koşar adım gölgeler kovalar boş odalarda Kapattığında gözlerini duyarsın karanlığın adını dokunursun Tozlu dudakların aralandığında eski bir türkü dilini çizer Camlara çizdiğin harfler silüetini yitirir düşer,çatlar cam
Dehlizlerinde kalırsın bilmediğin bir öykünün sonunda Son sayflar ağır gelmeye başladığında ellerin titrer Bırakırsın eski yerine ortasındaki kurumuş kırmızıgülü Son üç beş sayfayı kafanda yazarsın bilinmeyenlere seçenek
Son bölümleri yazmaya başlarsın kendi kurgunda Kahramansız figüranlı bir hikayenin içine düşersin Kağıtları da seversin kalemler kadar bilirsin Üç nokta bile son noktasında biterken Sonsuzluk yazsan da "k"alır biter kelimeler
Kipsiz fiilerle de geniş zamanlar kurarsın rujunda Öznesi biz olan küçük bir öykü başlatır ağzın Dili geçmiş zamanlar farkında olmada diline dolanır geniş kalmayan zamanda Deniz kuruluğu başlar boğazında gözünde tuz parçaları
Aklına gecenin bir yarısı martı konar Kara mavi bir mürekkep denizlik yapar yazılara Harfler dalgalanır bir ileri bir geri ama kağıda yapışık demir atmışlığında Paslı yaşanmışlıklar geldiğinde aklına sallanır masa
Ağır gelir duvarlara asılı duran saatler durduğunda Zaman geçerken uzun yol olur adımlara,arkana baktığında anlarsın Takvimler hep aynı günün mevsiminde puslu Ve son harfin yorgunluğu çökerken ellerine,açarsın gözlerini
Hadi yaz yaşlı çocuk! Eskilerini eskitmeden Eskiçilere vermeden eski resimleri, sakla kitaplarını Saklama mektuplarını ver katarındaki postaya pulsuz isimsiz Yazamadıkların askıda kalmasın tarihsiz Hadi yaz yaşlı çocuk! Sil gözündekileri aç kalemi çek penceresindeki tülleri Dışarıda bir sabah bir çocuk bağırsın "Yazıyor! Yazıyor ! " desin öykünü...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ÖYKÜ... şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ÖYKÜ... şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Kipsiz fiilerle de geniş zamanlar kurarsın rujunda Öznesi biz olan küçük bir öykü başlatır ağzın Dili geçmiş zamanlar farkında olmada diline dolanır geniş kalmayan zamanda Deniz kuruluğu başlar boğazında gözünde tuz parçaları
yürekten kutlarım öykü tadında enfes bir şiir okudum, tüm satırları tek tek gördüm desem abartı olmaz ; "martıların aklıma konarken sesini , en koyusundan mürekkebinizin rengini bile ..." kaleminiz daim olsun saygılarımla...
Hadi yaz yaşlı çocuk! Eskilerini eskitmeden Eskiçilere vermeden eski resimleri, sakla kitaplarını Saklama mektuplarını ver katarındaki postaya pulsuz isimsiz Yazamadıkların askıda kalmasın tarihsiz Hadi yaz yaşlı çocuk! Sil gözündekileri aç kalemi çek penceresindeki tülleri Dışarıda bir sabah bir çocuk bağırsın "Yazıyor! Yazıyor ! " desin öykünü...
Süper yaaaaaa bakınız siz bu işi aldınız yürüdünüz düzlüğü bıraktınız dağ bayır aşıyorsunuz öykü gerçekten güzel olmuş zevkle okudum gerçekten baştan aşağı içinde gizlenen hikayesiyle anlatımı anlıyarak okudum vede sevdim mısralarınızı tebriklerimle
Öznesi biz olan küçük bir öykü başlatır ağzın
Dili geçmiş zamanlar farkında olmada diline dolanır geniş kalmayan zamanda
Deniz kuruluğu başlar boğazında gözünde tuz parçaları
yürekten kutlarım öykü tadında enfes bir şiir okudum, tüm satırları tek tek gördüm desem abartı olmaz ; "martıların aklıma konarken sesini , en koyusundan mürekkebinizin rengini bile ..." kaleminiz daim olsun saygılarımla...