AŞK MASALI
Yorgun dudaklarının arasına bir sigara daha sıkıştırdı şair
Ve durdu her gece çalsın diye beklediği telefonun karşısında yine saatlerce. Size bir “aşk masalı” borcum vardı; Yine siliniyor gözlerden dürüstlüğünü hep yitiren Yeniliyor yenilgisini hep yenilen. Dertten midir, Dümenden mi Yoksa efkar mı basar bilmem ama Gazeteler seriliyor üzerine bir aşkın daha. Kimsesizler mezarlığına bir mezar taşı daha Ve unutulmuş 45’liklerde hep aynı cızırtı. Bu biten biz değiliz muhakkak bir başkası. Zemheri karanlık, Viran olmuş bu ıslık Ve başı önüne düşmüş bu gül goncası, Hepsi Ama hepsi oyunun bir parçası. Öyleya, Gitmemiş olsa bu şiir bu kadar acıtmazdı canımızı. Dahası koynundayız bir ayrılığın, Saatler bizi vuruyor, Her kafadan bir ses, Her masadan gidişine yükselen buruk tonda şerefe, Terk edişine soğuk kanlı bir el sallama Ve bin keder… Bugün günlerden pazar, Günlerden kaçı Daha da önemlisi aylardan hangisidir Çoktandır takip etmiyorum. Zaman kimden geçer Nasıl söylenir türküler Adak adanır mı hala o kuru söğüde Sittin sene kaç yıla tekabül eder, bilmiyorum. İyice saçmaladım. Üstelik halsizim Üstelik onsuzum… Yorgun parmaklarının arasına bir tetik daha sıkıştırdı şair Ve mutlu son ile bitmeyen tüm masalları bir bir sıktı şakağına. Arz ederim… Cihat KIRDAR 07.03.2012 |