ben ne zaman sevinsem ve ne zaman mutlu olsam, ağzımı kocaman açarak gülsem ama yüreğimden, ama içim titreyerek.. sonra hiç vakit kaybetmeden eşek sudan gelinceye kadar dövüyor hayat ben zaten erken sevinmelerin artığıyım...
...
merhaba r bu aralar dalgınlığım üzerimde ılık bir yaz gecesi gibi geçiyorsun burnumun ucundan bu hipermetropla başım dertte seni göremiyorum ... ve aslında ben sana her defasında yalan söylüyorum çünkü insan görmese de hisseder değil mi mesela ama*ları düşün r hiç dokunmadan ve görmeden aşık olabiliyorlar
unuttum bak yine ben artık aşk demeyecektim şimdi geri dönüp, sil e m e m d e anlamına duyduğum saygıdan bir şiir affetsinler, misafir okuyucular mümkünse
önceki gece rüyamda Polyanna*yla kavga ettik o vesileyle de tanışmış oldum nasıl da mutlu bir çocuk beni mesleğini çalmakla suçladı biraz da ağzı bozuk *ulan bu nankör hayatın içinde mutluluk oyunu oynamak sana mı kaldı* sanırım o da zaman aşımına uğradı yoksa en azından çoğaltırdı yüzümdeki yırtık gülüşü hatta belki dikerdi iğne iplik alıp defalarca ucuz kumaş gibi sökülen gamzemi
tabi çok ağrıma gitti dayanamadım *ne bağırıyorsun kızım ben senin mirasyedin kocaman bir kadınım* ..ve yüzüme tokadı şaklattı ben rol yapmayı kimden öğrendim ah yakmalı sonu mutlu biten masal kitaplarını
mesela sanki Romeo*yla jülliet gerçekten aşık mıydı yasaklanmasalar uğramazlardı bile aşkın sokağına dokuz çocuklu bir kadın olsaydı ve işsiz bir Romeo diyeceğim o ki insan birbirini pişirip yiyemiyor bir tencerede asil insanlar için lüks değildir aşk ünvanları vardır önlerinde yıkılmaz kaleler gibi evet o masalında sonu mutlu çünkü öldüler yürek/yüreğe bu hikayenin tek takdir ettiğim yanı bu
grileşiyorum günden güne dışardaki atmosfer bütün renklerimi emiyor içerdekini hiç sorma bazı evler canlı ölülerin fanusu ve sana yazdığım şu zavallı satırlar, kalbimin berduşluğudur ... o da dağıttı iyice
bana sızmadan önce ana avrat sövmeler için bir omuz gerek vatkayla şişirilmemiş bir ceket anla be işte anla (r)
bir otobüsün yağmurlu camından bakıyorum hayata kaza yapmaya meyilli bir şoför direksiyonda tek yolcu benim dışarda kredi kartlarından(borçtan kapalı) kuyruklu gece elbiseli kadınlar (ve mum ışığında eriyen adamlar) kuyruklu yıldız diyesim geliyor gülümsüyorum ne haddime! ama ben zaten uzağı görebiliyorum ve gördüğüm uzaklar oradakalıyor
iyi ki yakını göremiyorum yoksa sen bir cambaz edasıyla yürürken düşüncelerimden çekip ellerimle yanyana ve elele öldürürdüm ikimizi; yok yere adımız aşk*a çıkardı...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
(r) şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
(r) şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
iyi ki yakını göremiyorum yoksa sen bir cambaz edasıyla yürürken düşüncelerimden çekip ellerimle yanyana ve elele öldürürdüm ikimizi; yok yere adımız aşk*a çıkardı...
çok güzeldi...hiç bitmesin istedim okurken...finalse muhteşemdi...kutlarım ...sevgimle...hep şairem...
nasıl desem bilmiyorum...sanki yazmak isteyip yazamadığım ne varsa sen bulup çıkarıyosun beynimin bir köşesinden ve kaleme alıyorsun,bana da imrenerek okumak kalıyor. çok sevgimle...
tek yolcu benim dışarda kredi kartlarından kuyruklu gece elbiseli kadınlar (ve mum ışığında eriyen adamlar) kuyruklu yıldız diyesim geliyor gülümsüyorum ne haddime ama ben zaten uzağı görebiliyorum ve gördüğüm uzaklar oradakalıyor
iyi ki yakını göremiyorum yoksa sen bir cambaz edasıyla yürürken düşüncelerimden çekip ellerimle yanyana ve elele öldürürdüm ikimizi;
yoksa sen bir cambaz edasıyla yürürken düşüncelerimden
çekip ellerimle
yanyana ve elele öldürürdüm ikimizi;
yok yere adımız aşk*a çıkardı...
çok güzeldi...hiç bitmesin istedim okurken...finalse muhteşemdi...kutlarım ...sevgimle...hep şairem...