dün okuduğumda bu şiirin güne düşeceğine bire milyon emindim. büyük bir özenle kaleme alnmış gereksiz sözcüklerden arınık
ve kurgusu sağlam sesi soluğu usul usul vuran ama derin izler bırakır yetkinlikte usta işi bir dizgi... edebî eser olarak kalıcı olacak aday şiirlerden biridir bu.

bir ayrılık izleri üzerine içsel bir sayha demeli sanırım. ve '' iyi bir şairden korkmalı'' denir ya işte her tümcesiyle her bölümüyle muazzam bir tekzip... nedenleri irdelerken habire sokulan ince ince hançer gibi esaslı imgelerle giyinmiş enfes diziler...




Şiir yazmak yok deyip gitmiştin*****
Nasıl da zehirliydi her harfi gözlerinin
Dolunayın gölgesine saklamıştın kirpiklerini
ve alınyazımdan toplamıştın bûselerini


hiç yoruma gerek yok sadece okumalı bu bütünlüklü ve anlamı okyanus dizeleri... ve tüm bölümler öyle bir özenle hazrılanmış ki; bu derece bir şiiri hazırlamak yazmak uzun zaman almıştır dedim içimden..




Her gece üzerime çullandı lalettayin karanlık*****
son sigarasını bitirene kadar
Yine de sevdiğin şarkıları dilimde besleyerek
ve en aşk yerinden kestiğin fotoğrafları teselli ederek
bekledim
-çoktan kurumuşken ellerindeki aşk lekelerin-

Dilinde ritimsiz söylediğin bir isim miydim ki gelmedin...


her dizesi her satırı her cümlesi seçilerek duyguların nabzına göre derlenmiş ve arz edilmiş muhatabına... ve bölüm sonlarına da onca sitem yetmezmiş gibi okkalı bir kazık çakılmış... asil sövmek bu olsa gerek...






Hutame gibi kokardı taciz ederken beni*****
akreple yelkovanın avuç içleri
zaman aşımına uğramak için dualar ettim
saniyeler sökerken bileklerimi
Nef/e/slerimi yaktım sigaramın beddualarıyla
yüzünü çevirirken şifa ayetleri
Azrail bulamıyordu ismimi
-sen de iyi sır saklıyordun hani-

Gerdanının çorak ikliminde gezdirdiğin mülteci miydim ki gelmedin...


hatırladığım kadarıyla tüm bölümlerine tam puan verdiğim ilk şiir oldu belki bu. ve büyük bir hayranlıkla gözlerim yerinden fırlar gibi bir kaşıkçı elması elimde gibi kaç kez gittim geldim bu güzelliğin üzerinden. ve ağlamadan sızlamadan bir edebî tokat nasıl atılır nasıl bir yangına itfiaye olunur gördüm.


ve bunca asil irdlemenin silkelemenin ardına iliklenmiş on numara bir final;





Şimdi*****
ben "en son neresinden öpmüştün yüzümün" unutmuşken
gelişin neden

sadece ikinci dizedeki özne fazla bence ki; zaten ''öpmüştün yüzümün'' derken belirtilmiş. ama o da artık nazarlığı olsun bu uçsuz bucaksız okyanusun içinde...


bu muazzam eseri yazdığı şiire verdiği değeri ve hassasiyeti her mısrada gösterdiği ve bu paylaşımı bizlere sunduğu için
değerli şaire tüm minnetlerimle şükranlarımı sunarım...

saygılarımla