Ya Dibine Kadar Yaşamak Ya da Terketmek Aşkızaman alır götürür çekirdek yaşamları zeytin ağaçlarının dibine reel değildir hazır olmadığımız ihanet ilk defa kaybettiğimizde aşk başarısız bir oyundur baş kahraman da saçmalık regl olmuş körpecik hayaller dokunur babasız ellerimize kramplı uykular arası yosma dudaklarla tanışır pençelerimiz göz estetiğini bozan damlalar gibi hızla düşerler aynalara keza bir kaç tövbenin başıdır ilk seviş kuşlar ölür kışlalarda kırık bir fay hattı geçer gözlerimizin önünden ilk defa seni seviyorum ateşi yakar dudaklarımızı yalnız bir operet gibi oturup perdenin başına bağıra bağıra izleriz yıkılışımızı çünkü ilk defa dalmıştır içeriye ikilemler gündelikçi yevmiyesi gibidir (alın teri ile kazanılan) onur ekmek çıkar kolaycılara bu kavgadan of yaşanmışlık sandığımız ne çok sarmaşık ilişki var daha yazılmayan hadi ayrıntıya gizlenip temize çekelim kendimizi taciz edilen düşlerimizi de.. en iyisi hiç başlamayalım diyelim -O’na- bir kaç dönemeçten önce ve paslanacak diye korkup sevdanın demirden kollarını/itelim cehenneme koyup alnımızı beş rekat iman edelim aşk’a zaman alır götürür çekirdek yaşamları zeytin ağaçlarının dibine reel değildir hazır olmadığımız karanlık yüzlü kader Çiğdem Parlayüksel |
Öz güveni doruklarda olan bir kalem,bir o kadar da özgürse,
okur, şiirin derinliklerinde boğulmak gibi,derin mutluluklara sahip olabiliyor...
Böylesi derin mutluluklar sunan kaleme sonsuz sevgiler...Saygılar