çöl çanlarıgönlümden bir feryad eksildi vurdu sızılı düşlerin sabrını yeminli akşamların ortasına çok saklı yüzümle bu vakit cendere koptu oluklarımdan süzüldü kanım yol ayrımı kıyılarına akıntımın siyah bir gülün kadifesinde uludu çakallar çöl çanlarıyla mırıldandı en ince dikenler toprağı koparıp yangınımdan gittiler ölüme eş olmaya tohumu bitmez yerlerde ruhum gibiydiler her seferinde bencil biz kalbin unutulan yerlerinde susardık ilk soğuk konuşma bu derinleşen denizin sessizliğinde saldırgan kırgınlığım zehir kapanınca kulaklarıma uyanmadan acemi mevsimler düşlerim kelebek dansı kıvranışlarına kaderi az hüzün zamanda geri çekil suretim başka sesler çağalıyor aklımda ellerimde kör bıçaklar anıların dikişlerini söküyor ılık bir rüya sızıyor yüreğimden mavi trenlerle kendime dönüyorum |
...
güzeldi..
kaleminiz tükenmesin..