H A Z I Mdört nala koşan zamandan düşemeyen taş devri ve çıra bir ıssız ada toprak, ordaki uzakta ırakla akrabalığı yok hiçbir gözün /“yaşamak alışmaktır”* diyor şair/ onlar, doğduklarından beri böyleler yaz çok sıcak gelir / kışı biliyorlar bir tek! hem nasılsa alışmışlar toprak evler / damlar / toprak damlar yollar toprak asfalt yolda yürüyemezler alışkın değiller tezekten başkasını yakamazlar doğdukları yerden çık(a)madan ölürler böyle gelmiş böyle gider neme lâzım b o ş v e r zaman katildir yıldırır, sindirir, unutturup susturur sonunda akılları ayaklandırmayın beyler! bayram seyran ara sıra, yollayın biraz sadaka mahâl vermeyin savaş/a/maya durup dururken iş çıkmasın başımıza /”lüküs hayat lüküs hayat bak keyfine, yan gel de yat”/ yat, kat, para para para… hep sana, hep sana sizsiniz önemli olan, hadi yüceltin kendinizi parsayı kapar kapmaz yeni bir Mercedes alın önce en son model değmemiş olsun kimsenin eli bilmeyen var mı, sizin elleriniz pir-ü pak değemezsiniz kirli yerlere kurulun tahttan mobilyalarınıza herkesle bir misiniz siz? saraydan geldiniz ya aynısını görmek ister şimdi gözünüz parayı sizin için icat ettiler haydi gezmeye gidin cümbur cemaat… yiyin için patlayana dek kuklacınızın iplerinde oynayın sonra h a z m e d e r s i n i z... Hâdiye Kaptan c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir *Afşar Timuçin |
sonunda herkes aynı yere gidecek,
belki kimi kefen bile bulamayacak o kadar
şatafatın malın mülkün içindeyken...
Paylaşan yüreğe selam olsun...