H e s a pdoymadan ninnilere, düştün yaşam beşiğinden bu, sonsuz sağır sessizlikte hangi ihtimale tutunursan tutun, düşersin çocuk içindeki gecenin harlı nefesi, yakar genzini el yordamıyla çıkılmıyor aydınlığa günübirlik yaşarken bitmemiş çocukluğun uykuya varır katmerlenen karanlığında, sırtın döner yaşama geçmişin, geleceğini biçerken hayatı hatırlaman ne mümkün senin yönün şaşmış iken pusulanın ibresi kuzeyi gösterenlerde tecelliyi teselli eden, yapmacık bir şefkat kaydığın yerin gizli buzunu, görmezden gelir gözleri her şey cüceleşir yaşamda yüzündeki gölge, hep bir akşam alacası çöldeki kum tanesi, okyanusta bir damla kadar değilsindir artık ölüm bir nefeslik uzakta sönen ateşi beslemeye çalışmak, değişmez ceza hükmün oysa çocuk gün geceye geçerken, gözlerin sarmalarsa güneşi canlanır yüreğinde bir yaşam ateşi bir yokluğa yürüyorken dağılır uykuların, dağılır ölüm kokusu açılır dilinin kilidi ışığı karıp, karaya çalanlardan var git, hesap sor o zaman, çocuk var git hesap sor Hâdiye Kaptan 11. 10. 2021 Pazartesi |
Ve bazıları vardır, konuşur, mevcut durumu tarif ettiği gibi, çözüm yollarını da belirler ve insanın gitmesi gereken rotayı çizerler. Var olan birazcık gücümüze güç katar ve insana cesaret, ümit ve direnç aşılar.
Şiirlerinizin finalinde hep bu ikinci örnek insan modelini görmüşümdür. Eserlerinizde giriş, gelişme ve mutlaka sonuç bölümü oluyor ve ben en çok sonuç bölümündeki o can alıcı noktada bitiyorum. Hiç bir şiiriniz yarım değil ve noktayı koyduğunuz yer artık varılan son adım. Bilmiyorum sayın Hoca m. Belki yanılıyordurum ama ben de böyle bir izlenim bırakıyor sizin şiirleriniz. Hep bir ışık ve hep yol gösterici. Bütün bütün keder ve karanlık değil. Neyse yine çok konuştum galiba. Şiirlerinizi ve sizi çoook seven şiir talebenizden, tebrik, takdir ve saygılar sayın Hoca m. Yeni eserlerinizin devamını dilerim.
Sağlıcakla kalınız, vesselam....