(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Kardan m/adam şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Kardan m/adam şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bir gün "sahibi olmadığım bir ayrılığı yaşarsam sevinmeli miyim artık kurtuldum diye yoksa ayrılığın acısını mı çekmeliyim."
Bilemiyorum…
...
sahibi olmadığınız bir ayrılığa sevineyim mi , üzüleyim mi diyorsanız, bu zaten net cevap veriyor, sahibi değilseniz; üzülmenizede gerek yok sevinmenizede, zaten sahip değilsiniz.
son okuduğum 3 şiirinizden farklı geldi bana, sevemedim.
şiir; şairi bilinmeden şekle girmiş ve teşekkür elde etmiş olmalı. şair; emeğini şiirde hissettirmiş olmalı. şiire bakılıp da şiir, şiire bakılıp da şair yaftalanmasa da ikisi de bir bütünün parçası olmalıdır. bence şiirin güzelliği şairden ziyade şiirin ruhundadır. o ruh önyargıların tamamen ardında gizlidir. çoğu kişi şairden dolayı sever şiiri ya da sevmiş olur! oysa ne sesten anlar ne sükunetten... akifin dediği gibi "DÜDÜK SESİNE HASRETİM DER İŞİTMEZSİN BİZİMKİSİ DÜDÜK GİBİ ÖTER DURUR MİSKİN"
kutluyorum şiirinizi, çok net, titiz ifadeler doğrusu. "yürüne yürüne" ikilemi hakkında söylenenler dikkatimi çekti.ben şairin "yürüye yürüye" demek yerine bu ikilemi tercih ederek kullandığını düşünüyorum. vermek istediği duygu ile örtüşen ifade bu olsa gerek
Bizler okuyucu olarak şairin bu eseri kaleme aldığı andaki ruh halini merak edipte kendimizce tahminde bulunabilsek acaba kaç tanemizin tahmini biribiriyle örtüşür doğrusu çok merak ediyorum..
Şairlerin şiirlerini yazdığı anda şaire etki eden farkında olmadığımız o kadar etkenler vardırdır ki saymakla bitmez.. ( Duygu karmaşası, çevre etkeni, bulunduğu ortam vs vs..) Ben bir okuyucu olarak okuduğum eserlerin hemen hemen tamamında ve şiirin mısra ara- larında kendime alabileceğim benden olabilecek bir şeyler ararım ve bulduğumda da o şiir beni mutlu kılar çünkü mısra aralarında ben ve bana ait bir şeylerin olması bana haz verir, aksine şairin şiiri yazdığı ruh halini merak etmek değildir beni enterese eden...
Çoğumuzun zaman zaman git gellerimiz, karmaşık duygularımız, aşılması zor olan kendimizce sorunlarımız tabiki vardır, olacakta, şiir beni böylesi bir anımda dindirebiliyorsa bir nebzede olsa bana yol gösterebiliyorsa ve beni o oratmdan alıp başka mezralara itebiliyorsa benim için o şiir okunulası vede kayda değerdir..
Hülasa deflarca okumuş olduğum bu eserden ben şahsen kendi payıma düşeni aldım şiirden ziyadesiyle nasiplendim. Bu günkü ruh halim ve durumuma denk düştü teşekkürler esere vede şairine teşekkürler vede TEBRİKLER..
Selam vede muhabbetlerimle Allaha emanet ol..yunus karaçöp..yudumyunus
Allah sevenleri ayırmasın,ayırıp ne sevindirsin ne de ağlatsın,onu yaşamak zorun ötesinde,kutluyorum efendim,yüreğinize,emeğinize ve kaleminize sağlık,sevgi ve saygılarımla...
kar gibi ilk varlığı bembeyaz bir sayfa ertesi güne kapkara hep böyle mi oluyor kardan madamlar? sanırım haklısınız varlığını muhfaza edemiyor ne yazık sonrası sürgün... eyvallah...
Şiire başlarken ifadenin güçlü oluşu şiire oldukça fazla katkı yapar. Bu şiirde olduğu gibi şiir yargılara cevap arıyorsa, kararsız duruş belirten kelimeler mevcutsa okuyucuda mutlaka algısal olarak nesir anlatımı olacağı hissiyatı oluşur. Bunu yapan şairin ilerleyen dizelerde bu kararsızlığı işlemesi algıyı tekrar nazım yapabilir, bu durumda şiirin devamında görmediğimiz bu kararsızlığa yönelik atıf şiirin baştan kurgusunu hatalı kurduğunu gösterir. Başlangıçtaki bu kararsızlık yapısı bu denli net verilmemiş olsa ilerleyen dizelerde anlatıma oldukça fazla katkısı olacaktı. Şairin burada düşüncesini ileriye yönelik belirtmesi bu düşünceyi yaşanmamış, farazi kılar ki o zaman aşağıdaki anlatım bu faraziliğe mutlaka atıf yapmalıydı. Somut düşende oluşan başlangıç soyutlaşan ilerleyen anlatımın içine girmeliydi. Bunun olduğu söylenemez.
yazanın ilk bölümde (girişten sonraki) ses oluşturma çabası ki; bu tamamen soyut ve yine belirli notalarda ama anlatımda dikkat edilirse bir gidiş eylemi var bu bir tavır olarak, bir düşünce olarak ve şekil olarak ortaya konmuş. Burada eğer şiir adına düşünürsek gitme eylemi fazla kelimeyle anlatılmış gibi duruyor, lakin değil, ‘’aklımın gemilerini yaktım’’ da gidiş , ‘’çok uzaklara/ uzaklara’’ olan gidişle aynı değil, yine dilde ki şarkılarla gürültünün içinde olmakta bir gidiş ifadesi nicelik olarak verilen bir durum. Asıl anlatılmak istenilen gitmek eylemi ama bu eylemin tüm yönlerinin yazana verdiği etki anlatımı olarak iyi tek olumsuzluk alacağımız yer uzaklara, çok uzaklara kısmıdır ki burada imge kullanılması tercihen daha güzel etki oluşturabilirdi. Zaten uzaklar ve çok uzaklar bu dizlerin oluşturduğu bütünde çokta uzakların uzağı etkisi yapmamıştır. Eğer sondaki gürültüler kullanılmamış olsaydı yapabilirdi düşüncesi doğru olabilirdi.
nerede durursam orada durur, içimde öldürürüm mektupları ise çok ilginç, mektuplar ile anlatılmak istenilen şiirin bu kısmına olan bölümünde öylesine monte duruyor ki, öylesine takma sanki alakasız gibi, gidişte, uzaklarda, mektupla imgesel olarak haber, anı, algısı alıyorsak şiiri zorlamak olur ki şiir zorlanması doğru değildir.
Bulutlar yürüyor ben yürüyordum. Oysa aşk! Yürüne yürüne yıpranmaz bir kumaşmış ellerimde.
bölümünde (y) (ü) (r) seslerini içinde bulunduran yürüyorum kelimesi ile aliterasyon ve asonans oluşturulmuşsada bu sadece bu bölümde belirli bir ses ahengi veriyor,. Burada yürüne yürüne ise şiirsel anlatıma uygun gelmemiştir. Yine beklide bu şiirde yapabileceğimiz bir açıklama ‘’bir kumaşın ellerimde’’ dizesinde belgisiz sıfat olarak bir kullanılması. Neden bu kullanıma ihtiyaç duyulmuştur zor anlatılacak bir söz yapısı. Okuyan şiirden kafasında canlandırma yapacaksa emin olun ki bu belgisiz sıfat yüzünden tam net bir hayal oluşturamaz, oysa kumaşa soyut ya da somut bir özellik yüklenseydi, o zaman oldukça fazla güzel anlatım çıkabilirdi. ‘’lekeli’’ ‘’kaba’’ ‘’eskimiş’’ ‘’renksiz’’ ‘’ sık dokunmuş’’ daha çoğaltılabilir. Bu taraz yapılarda mutlaka belirsizlikten kurtulmak gereklidir ki okuyan kuracağı şiir düşünde net resimler elde edebilsin ve zevk alsın, akılda kalsın yazılan sözler.
Ağır, ağır çıkacaksın bu merdivenlerden, Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak, Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak... ;(AHMET HAŞİM/MERDİVEN ŞİİRİ)
şiirde dikkat edilirse bir belgisiz sıfatı zaman olarak tam karşılık bulmuş, belgisiz sıfat olarak oldukça net duruyor, keza ‘’yaprak’’ kelimesine ise burada bir çok özellik verip ( güneş rengi, yığın) okuyanda müthiş bir algı uyandırmasına rağmen yaprağı niteleyen yığına ise tam yerinde ‘’bir’’ sıfatıyla görsel özellik katılıyor.
Gözümde hep aynı suskunluk Sevgisiz, ölümsüz ve mutlu
Şiirin en karışık duygulu bölümü, gözlerinde ki suskunluk anlam olarak açıklanamamış, bu şekilde üst üste iki dizede birinci dizede ki bu belirsizlik mutlaka ikinci dizede net bir imgeleme ile pekiştirilebilir, güçlü yapı oluşturulabilirdi. Ölümsüzlük , mutluluk, sevgisizlik şiirin tamamında düşünüldüğü zaman bir birinden çok ama çok uzak üç duyguyu aktaramaya çalışıyor ki buda burayı aşırı derecede karmaşık hale getiriyor, her ne kadar yazan buradan belirli bir anlam illaki yakalayabilir bu yansıyanın karmaşık olduğunu değişdirmez. Mesele anlam olarak bütünlük yakalamaktır.
Sabırsızlığım homurdanır karşımda ben mi çok küçüğüm yoksa hep mi doğurur toprak ana.
final; ilk dizelere geri gidip buraya kadar okumakta yarar var, acaba finalsel bir duruş net mi ? hep mi doğurur toprak ana dizesi öylesine havada kalıyor ki, şiiri burada bitirmek mümkün değil, mutlaka bir sonrası olmalıydı. Peki hep mi doğurur toprak ana söylemine sebep olacak hiçbir dize bulmak mümkün değil üst dizelerde, bu sonuca nasıl ulaştık nereden ulaştık gerçekten zor çözmek.
Ses olarak birkaç bölüm hariç, belirli ses oluşumundan söz etmek mümkün değil, akıcılık ise sürekli belirsizlikler yüzünden sekteye uğramış. Ahenk söz etmek çok mümkün değil. Anlam olarak şiirin kötü olduğunu söylemek haksızlık olur. Şairin burada anlatmak istedikleri mutlaka kendi duygularıyla şekillenmiş özel ve güzel yapıdadır. Zaten şiirin anlamında hata aramak en büyük yorum hatasıdır, ‘’burada şunu demiş ama bu o anlama gelmiyor’’ şeklinde yaklaşımdan bahsediyorum, bu şiirde olduğu gibi anlam üzerinden söz söylenecekse sadece anlamı yansıtırken kelimelerin doğru seçilmediğinden ya da doğru düzenlenmediğinden biçimde hatalar yapıldığından bahsedilebilir.
şairin sadece bir şiiri üzerinden yapılan değerlendirme sadece bu şiiri kapsamaktadır. Yoksa genel olarak bütün bir şair yorum ve eleştiri yapsaydık beklide bir çok yönden, yazım stilini anlayabileceğimiz şairin beklide hata olarak gördüğümüz yazım şeklinde doğrularda bulabilirdik.
:(( Şiirlerinizin çoğunu biliyorum, renkleri farklı olsa da tadları kokuları bir. Tıpkı gülşendeki renk renk güller gibi...
Bu şiirde ne o tadı bulabildim ne de o gül kokusunu alabildim :(
"Bir gün sahibi olmadığım bir ayrılığı yaşarsam sevinmeli miyim artık kurtuldum diye yoksa ayrılığın acısını mı çekmeliyim."
-------------giriş nesir tadında
Bilemiyorum�
"Yakıp aklımın gemilerini gidiyorum bu şehirden. uzak! çok uzaklara dilimde hep bildik şarkı gürültüler içindeyim."
-----"çok uzaklara" bu mısranın sonunda nokta işareti olmadığı için sonraki iki mısranın cümle başı gibi algılanıyor ki öyle ise bu iki mısra gereksiz artı şiirin akıcılığını sabote ediyor..
"nerede insansam orada durur, içimde öldürürüm mektupları."
---------bu iki mısra şiirin konsantrasyonunu bozuyor diye düşünüyorum..
"Bulutlar yürüyor ben yürüyordum. Oysa aşk! Yürüne yürüne yıpranmaz bir kumaşmış ellerimde."
---------"Yürüne yürüne " yürüye yürüye olmalıydı
"Gözümde hep aynı suskunluk Sevgisiz, ölümsüz ve mutlu"
..........sevgisiz bir mutluluk düşünemiyorum ben...
"seyduna şarkılar mırıldanır, üstümde unuturum güneşi"
--------------iki mısra arasındaki bağ zayıf..
"Sabırsızlığım homurdanır karşımda ben mi çok küçüğüm yoksa hep mi doğurur toprak ana."
"" ben mi çok küçüğüm yoksa hep mi doğurur toprak ana."
final dağınık... daha toplu daha baskın olabilirdi..
saygı ile .
İlyada odyssiea tarafından 12/22/2010 1:54:14 PM zamanında düzenlenmiştir.
"yürüyordum" şiirinizde birleşik zamanlı çekimlenmiş tek fill ve şiirdeki diğer yargılarla uyumsuz görünüyor. "yürüne yürüne" yerine, "yürüye yürüye" söylemi daha uygun bence...başlık için kutlarım.
Sabırsızlığım homurdanır karşımda ben mi çok küçüğüm yoksa(...) der
Üç nokta bırakırdım final'e Ve şiir severlerin, yüreklerinden damlayan Akisim ayna, ruh'um hasret, dileklerini okurdum, merakını yenemeyen, bir çocuğun gözlerinde...
Etkilendim
Teşekkürler Habib dostum
Adnan Bilgiç tarafından 12/13/2010 12:53:10 PM zamanında düzenlenmiştir.
Şaire ait ilk şiiri okuyorum. Ezelini bilmeden hüküm vermek istemem ama bu şiirnde çıkardığı yolculuk insanı duygusal bir değişime sürüklüyor... Duygular keskinleşiyor aşrı bir uyarılma ıle başbaşa kalıyorsun. Ve birden bire hüzün kaplıyor içimizi... Başlıktaki gibi kar'ın hüznü, bir kardan adam yalnzlığı düşüyor payımıza... Ve yine cevaplanması hayli acıtıcı bir soruyla karşılaşıyor insan... Gitmek mi? Yoksa kalmak mı?
Şirin Matematiği ve alt bölümlerınden aritmetiği güçlü.Hayal gücü ile sebeb sonuc bağantılarını iyi kurgulamış... Sade bir anlatımı var. Gereksiz imgeleri şiire kambur yapmamış. Akustiği suyun akışı gibi...
Şairin ilham perisi kar ile gelmiş... Zamanın ruhunu yansıtmış... Mana kalbinden yakalıyor insanı. Seyduna göndermesi belki de şiirin butun idealizmine örnek teşlik etmektedir.
Emeğinize sağlık. Yeni kelimelerdeve seydunatürkülerinde buluşmak dileğiyle...
KAR YAĞDIKÇA EMEK BEREKET OLDUKCA SILADAN SILAYA VARDIKCA KARIN GUZELİĞİ BİR BAŞAK OLUR EMEKCE KUTLARIM ESERİNİ CAN KURBAN KALEMİNE BAŞARILAR HERDEM DİLERİM
Ben şiirin ne denli güçlü olduğunu vurgulamak için sadece bir satırının şerhini yapacağım müsadenizle:
"nerede insansam orada durur,"
İnsanın inandığı yerde durması, inandığı safta saf tutması, durması gerektiği yerin orası olduğuna kanaat getirmesi ve oarada bir sutun gibi dikilmesi ne onurlu bir duruş...
sevgili kardeşim habib, çok sıkıldıysan istanbuldan ölüm fayda etmez. yalınızım kış geceleri çekilmiyor dersen o ayrı. istanbul güzeller güzeli bir kent ama. yaşanmaz yüzü güzel olsa bile ruhu soğuk. gel muğlaya yaşamaya bak. tamammı... sevda adamı nasıl uykusuz bırakıyormuş, bunların hesi toprak ananın mirası... yüreğine sağlık, sevgi ve selamlarımla.
kıpkızıl bir gökyüzüne bakarım senden hatıralar var diye hani selam söylerdin ya ben masmavi akdenizin koynundayken kar tanelerine ıslak soğuk bir kenntin yorgun geseydi dün gece andım seni gri şafaklara dek çözemediğim bileklerini meftunu olduğum gözlerini anlamayını anlamsızlaştığımı selam gönderdim kar tanelerine saçlarına ulaşsınlar diye bilemem ki ulaştımı?? .................................. diyesim geldiiiii şimdiiii ne demelikii:) işte şiir işte şiirin dili ve karlı bir gece karlı bir sabahın en iç titreteni yüreğin var olsun şair kutlarım...
"Biliyorum sen yine parmak uclarında üşüyorsun.... Aramızda kıvrılıp yatan uzaklığa inat Ayaklarınla kasıklarımın kasırgasını Ellerinle yüreğimde yaktığın ateşi düşlüyorsun... Sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta Ve cırılcıplak bir ırmağa dönüşüyoruz yatağımızda.. Apansız pencerende gülümsüyor güneş ne güzel..... Bütün parmakların tıkır tıkır işliyor İştahla gülüyorsun yaşamaktır aşk Geceyle gündüzün sesziz gecişimidir bir uyku boyunda.... Delice bir yangın parmaklarının buzulunda Ah şahrut her yerimiz nasıl da şaşırıp kalmaya istekli.... " eee bu türküyü anmak gerekti. Güzeldi sayın şair. Kutlarım. Saygı ve sevgi.
Çok saygılar.