Moda Express
Lamı cimi yokken muğlak kelimelerin,
Mitolojik söylemler maya tutmuştu gölde; Tanrılar oğul vermişti boy boy Asil soylu krallar kutsanmıştı. Arazi arpalıkları, Cennet parsellerinin hesabı kabarıktı. Kervanlar kater kater koyulmuştu sefere, Güneşin ağardığı yere doğru. Has ipekli kumaşlardan ziyade, Esas gaye afyon pazarlamaktı. İnsanlık afallarken, kuşatma bitmeliydi. Doluştu şövalyeler, korsan kadırgalara, Hazineler ülkesinin emareleri vardı. Mayıs çiçeklerinin can bulduğu diyarlar, Kızıla boyanmıştı. Kumdandı kaleleri ezik Afrikalının, Çoktu meziyetleri, Beyaz adam dünyanın hakimi olmalıydı. Yıldızlar göz kırparken renk körü gecelere, Yeni çağın melankolik öyküleri yazıldı. Mumyalar efsanelerde meşgul, Mecnuna her çölde mezar kazıldı. Şowroomda aşklar demode, Leyla’nın halefleri, sahnelere uzandı. Taş plaklarda çalan diyez-siz melodiler, Yoksa beşeriyetin fizahı mıydı? Zamana uyarlanıp, temize çekilse de, Kirletilmişti dünya, sanayi devrimiyle. Çarli’nin melekleri, umursuz referanstı. Sosyete meydanında kesişen sokaklarda, Bohça bohça umutlar destelendi. Terzi Baba da artık, indirmiş kepenkleri. İn-cin top koşturuyor tenha kaldırımlarda, Trend alıyor gardan, lüks moda expresi. Kınalı elleriyle, pürtelaş dadıları, Kamelyada körüklerken mangalı, Galvaniz maşasıyla , Emirler yağdırıyor hanzadenin maharetli karısı, Dibine dibine vuruyor kadehlerin, Saten urbalarından hesapsızca boşalıyor benliği. Oysaki bir zamanlar, Popüler mekanlarda boy gösterir, Fütursuzca frikikler verirdi. Promosyonlu gazetelerin losyonlu eklerinden, Çoğu üryan pozları eksilmezdi. Ve sabah postasında flaş bir haber; Bir star böyle bitti! Ömer Çelik |