siz ve fareleriniz
yenilmek yok derdim benim kitabımda
Konur’da kurşun yedim Karanfil’de saklandım yaralıyken haykırdım Başkent’in göbeğinde sloganlarla atıştığım da oldu çatıştığım da; ama böyle bir fahişelik görmedim ömrümde! fişlendim gönül fikrinde iftiralara uğradım işkencelerden geçti gönlüm yine de sustum bir kelimeyi bile çekemediler dilimden. bıçak yaraları açıktır bende silinmedi henüz kan izleri elimi yüreğime bastırıp çoktan süpürdüm sokak sürtüklerini. ne olur beni bana bırakın! ne bir selam isterim ne de iki kelam dilenirim sizden, bıktım iki yüzünüzden yırtıklarınızı dikemiyorum artık. beni yüreklerden ayıramazsınız ki siz! kendinizi yersiniz bundan böyle kendinizle beslenirsiniz; sizin kalbiniz koca bir sıçandır ne zaman doğursa birbirini yer fareleriniz. ö.n |
Etkili bir anlatımdı.