ElhapGece sislenir derin siyahlara bürünür her köşe başı türküler mırıldar serçe sesleri yağmura hazan susar c/an’a ölüm gardiyan... Ayrılık dokunur ay ışığına tükenir berraklığı umudun b/ulanır huzmeleri düşlerin ıslak eser rüzgârlar sehere hayıflanır ürperişlerin gidenlerin seyrine... Konuşlanır nisan yağmurları yüreğe olanca hüznüyle celallenir bulutlar umutsuz mısralara düşer en uhrevi sancılar dile gelmeyen önemsemeler kilit vurulamayan c/esaretini yüzdürür ansızın bakışların lirik kederler giyinsen de takvimler hüsran bakar sislenir hece... Tebessümler mekânsız kalır çocukça ağlamaklı bakar hiçliğin renklerin ulanır semavatta peçeler kirpiğini usul bir damla... // gecenin zülfenin de, sır vermez müeccel düşler en nihayet sızıyla kürek çeker okkalı sessizlikler Erir mumdan gemiler // Tınısı d/okunur anıların sessizliğine hüzzam susar ıslanır dudağına bir yarım ezgi sus ummanında şehirlerin sendeler pabuçların serçelerin çekingen hülyasında şahandan korkar gibi adımlarsın sokağını yüreğin... Mısralar avazlansan da cevval satırlar suskundur elhap oynar içinde gözü yaşlı çocuklar... Elhap: Çocukken oynadığımız "tıp" oyununun gerçek adı. 22.04.2010 |