ZeryaŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Vakt-i gamdır
Keremin gönül… Âh u zâr etsem n’olur mahşere dek kefensiz Ah zerya Gözlerimin ırası Gönlümün lirik gamı Katre katre nem paydam Derd-i derûnum Sabr-ı cevşenim benim Bisütun ışığında Ferhat’ımsın sen zerya… Ah zerya Soluk damlası bir düş İplik iplik erirken gamzelerimde Gözlerimin alacakaranlığında Yalnızlığını yıkıyor cevr-u cefa ince ruhlu bir imge Suskun ve dingin Tuz yakarda tenimi Nem salar o vakit firakla sohbetimi… Ah zerya Sesimde tan kızılı dalgınlığı Uzamış ıra diyarının ay ışığına Her harfinde bin soru beklentisi İç geçiren bir kalabalıkla kıyılara vuruşun Hüznümü öpüyor dalgalarınla Usul usul küçülüyorken yüreğim zembereğinde zamanın… Ah zerya Yürekli türkülerin bülbül avazı Kederimin düğümlenmiş imgesi Kentimin sessiz kalabalığı Kentimin yağmurlu sokakları Kentimin mavi karanlığı Dilimde ki suskun çığlık Savruluyorsun güz yapraklarıyla yalnızlığıma Öylesi Kederli Öylesi Mağrur İçtenlikle ırgalıyor rüzgârın umutlarımı Babamın boşluğuyla büyüyorsun dilimde… Ah zerya Dilimde dilimlenmiş bir cümle kızgınlığı Süt dişlerimde kesik harf kalıntısı Alfabe kanaması Karıncalanan başımda özlemimin pembe çığlığı Korkularımın mavi ıslığı Hadi durma Boncuk boncuk dizil kirpiklerime Yürü alın çizgilerimde Güneşi geceye hibe ederken Düşecek hıçkırığım yastığın yamacına İki kaşım arasında cemalimsin sen zerya… Ah zerya Ellerimde yankısız dualar Kan ter içinde dokunuyor çehreme Kaç gözyaşı kavuştu birbirine Nem çizer bakışımı Yüreğimi susturduğum harflerle Otuz altı boğuntunun alaca halkasında Ete kemiğe bürünen hayalin Uzak-yakın Anıya dönüşen mevsiminde Gül döker gamzelerim hasretin harı ile Gizli ibadetimin sılasısın sen zerya… Ah zerya Ahımın masumiyetini ilikliyorken dalgalarına Kanata kanata bakışlarımı Gömülmek istiyorum derinliğine Küflü umutlar edinmeden Şâd olsun turnalar bahr-i dilinden Sana râm hüznümün rengini ç/al yüzümden Aysız gecelerde ceren ürkekliğinde uykusuzluğum nicedir Ayrılıksız aydınlıklı bir ülke ol içimde… Ah zerya Öptüm zerrelerinden usulca Gömdüm hıçkırığımı uzaklığına Mavi ve ince bir masal ol dudaklarımla Ömrüme saklı yalın bir hazla Ayini ol mısralarımın Yâd edeyim bir ömür satır aralığında Kırık bir sesim dalgalarında Göz göz ışısın umudun saç uçlarımda Güneşe merhabamsın sen zerya… Ah zerya Salınınca hayalin geceye nefes nefes Kıyama duran fikrim zikrinle mükerrerdir Kıyametin artırır Hareden siluetin Zindanında gecenin Dem döker gözyaşlarım vuslata buse buse Bir damlaya gark olur buz kesen hıçkırığım Ziyanı yok Müptelayım nicedir bu hüznün zerresine Avare dursa da kıyılarında cümlem Pervane yanan dilim Sussa da divanedir Bad-ı ahıma gizlenir aman Ser vermez yürek içre Dökülür kelamlara varak varak kaidem Narına yaslanır da Ahı revân eylerim Arz-ı hal eyler yürek Gözyaşı hanesinde… Vuslatın hançeri ki Gam susar sinem üzre… Ah zerya Gözlerin Sözlerin Hazal zerya. Şiire değer katan yönetim ve seçki kuruluna teşekkürlerim içtenliğimle. |
Geç kalışımın mahcubiyeti ve özlemişliğimi dillendirmeden olmaz.
Hoş geldin Zerya, hoş geldin yaldızlım. Gönülden tebrik ederim.