Deniz Kaçtı Gözüme
Deniz Kaçtı Gözüme
bütün martıları izlemeyi bırakmıştım ki deniz kaçtı gözüme yalnızlığım rıhtımları tanıdı ya sessizliğim kan revan bir matah sandım temmuz sıcağını yenmeyi mavide arandığım aptal teselliyle deniz kaçtı gözüme sırtım terli üstelik üşüyorum da zifiri bir sancı bulutlarda gözlerimin tuzunu alacak bir bakış bulamadım milyonlarca gözde güya martıları izlemeyi ölümüne bıraktım... ayaklarımı paraladım yine paralarım galata köprüsü’nün altındaki özenti kuytulukta boşluğundaki çamursu sıcaklığı özledim sırça köşklü bir ağlamak geçti üzerimden istedim ki ölüm denen o sahte korkulukta çıksın ortaya aklarım karalarım nedenlerin bir önemi kalmadı sanki sonuçların bir anlamı ölümün soy ağacıyla tanıştığımı bir yana bıraktım... şimdi her şey anlamsız ötesi renksiz sabah aydınlığı hasta bir çocuk gibi bakıyor yüzüme korkudan öte korkunun isyanını yaşıyorum deniz gözüme kaçtı sırtım terli şakağımdaki çocuksu uğultuya söz geçiremiyorum çocuğumdu sesin edan tavrın martıları izlemeyi bile bıraktım seni düşünmeyi üzmemek için gözüme kaçan denizin kenarında güneş iğne iğne batıyor her yakamoz göz bebeklerimin profiline doyamayışına tam şairim derken ağlamak isteyişim bundan seni düşünmeyi incitmemek için uyumadığım bundan sensiz özgürlük bir zindan hayat bir yalanı taklit etmeye esir olmak... martıları izlemeyi bıraktım... Kağan İşçen |