şairin aşkı...tenin çok terli bir yaz gecesi/ ki ben... bu mevsimin gecelerinde derin dalamam güz ağaçlarının birinin dibine ektiğim uykum büyüyene dek/ ve fesatlıktan falan değil sırf koyunların modası artık geçti diye kalksam/ saysam diyorum da/ imkanını bırak ihtimali bile yok kocaman bir okyanus/ elli altmış orman beş on sahil/ bu kıta/ öbür kıta hatta ötekisi de dahil/ ciğerlerimi yırtarcasına koşmam lazım şu kireçlenmiş umutlarımla/ ki bu vakitten sonra kabul et/ çok zor söyle teninde kaç benin var?.. uyuyabilmem için bilmem gerekiyor. söylüyorum da inanmıyorsun tenin gibi değil/ senin saçların ihtiyar güzlerden kalmış ve o ağacın dibine uyku ekerken parmaklarıma dolaşmış estikçe/ yazgım alnımdan yüreğime savruluyor annem ninni söyler gibi oluyor da/ ölemiyorum senin serin saçlarını pencereme men ederken "o yanacak!" diye buyurmuş vaktiyle kahrolası bir keder mühim değil de... çok terli bir yaz gecesinde yanmak/ hem de metruk ve ahşap bir konağa ait şu şilteler üstünde kabul et/ çok zor... -alsan da kurtulsam- ey canımı hep bende bırakan adam; benim geceler boyunca yazışım işte bundan şimdi... söyle/ saçlarının aç tellerinde kaç parmak/ n’olur söyleme/ alnının çizgilerinde bir ben’in var mı hep yazabilmem için bilmemem gerekiyor. JD |
Ötesi varsa... tebriğin ötesine gider kalem...
USTALIĞINIZA ve SANATINIZA
SAYGIM SEVGİM HER DAİM