BEN BEKÇİYDİM GECENİN DERİN KARANLIĞINDA
Leylaklar kurur bahçede, tertemiz gökyüzü sude,
Yıllandıkça acı verir aşığa, yere dökülen bade. Günahkarlar beklerken cehennemde, cennet için müsade; Ben bekçiydim gecenin derin karanlığında. Her yerde içerlerdi aşıklar, gümüş kadehte o suyu; İçip içip katlederlerdi, hunharca, siyah kuytuyu. Rüyalarda farkederken sen, el veren, ruh-i uluyu; Ben bekçiydim gecenin derin karanlığında. Yavan seslerdi duyduğum, gölgelerin peşinde! Derdi olmayan var mıdır şu cehennem ateşinde? Hakkın haksızlığa, her kuvvetli direnişinde; Ben bekçiydim gecenin derin karanlığında Kaybolur şairler, şiir nöbetinde, yavaş ve renksiz, Hatırlanır gökkuşağında, unutulur isimler sessiz, Fırat boğulurken kendi kanına ,kalırken nefessiz; Ben bekçiydim gecenin derin karanlığında Hançer oldu nedeni,yaktılar şahit kozalakları, O hadiseyle vadiye çevirdiler, titreyen yanakları, Cehenneme bilmeden koşarken, mazlumun ayakları; Ben bekçiydim gecenin derin karanlığında. Ölüm korkutur bir an, korku getirmez fayda. Bu mucizelerin nedeni ne Şems’tedir ne Ay’da! Yıldızlar seni izlerken, gece-gündüz semada; Ben bekçiydim gecenin derin karanlığında İsmail Şanlı ..Yaklaşıyor vuslat, kaybolurken fıtrat.. ben beni unuttuğumda, bana beni sen hatırlat.. |