BİR PERŞEMBE
Bir perşembe sabahı, ağlar yalnızlar
Sela sesi yükselir o karanlık kasabadan Onlar bilir, çiçekler sonbaharda neden solar Neden hızlı yağar yağmurlar... Kulaklara kirli vapur çığlıkları tırmanır Rüzgar ağırdır,titretir umut dallarını Depremi olur bakışları sevgilinin Hayaleti olur rüyalardaki dostlar sokakların Gizlice sır alıp satarlar... Bir perşembe akşamı,ağlar yalnızlar Belanın kokusu köşelerine sinmiş Siyah bir uçurtma azad edilir gökyüzüne Gözler görür, kulaklar duyar da Akıllar bir türlü almaz terkedilen aşığın halini Limanı sis kaplı bu kasabanın Limanın kurumuş gözyaşlarına dalgalar çarpar Kimbilir kaç gemi gelişine sevinmiş Kaç geminin gidişine ’dur!’ diyememiş.. Bir Perşembe gecesi ölür Fırat Yalnız koruluklar arasında duası okunarak Cinayetin nefesi duman olur dağ ateşinde.. İsmail Şanlı Cilt 11: Geçmişe ışık tutarak hem yalnışları hem doğruları görüyorum... |
Şiiriniz güzel ama keşke yazı rengi koyu olsaydı.
Hoş geldiniz.