Sen bu mektubu okurken ben...
“Sevgilim,kaç durak sonra gözlerinde inmeliyim
Bilirsin adres sormayı hiç sevmeyen biriyim” Bir yolculuğa çıkınca varamam İstediğim denize, her mavi yanlıştır çünkü Gözlerinden başka Bir aşk şiiri adına ne varsa bırakıp geride Yani dümdüz, yani süssüz neysem o halde Yine kalemime yüklüyorum işi Bir kış mevsiminde gelebilirim belki Yanaklarında unuttuğun gözyaşlarının Donduğu günde. Veya baharda, baldıranların üzerinde Çıplak ayak koşarken Çocukluğunu bir tek benim Görebildiğim bir bahar öğlesinde. Ya da yazın o “yaşamak ne güzel” dedirten nevası ile, Kucaklaşırken koca bir kış ayrı kaldığım denizle Çıkıp gelebilirim her şeyi bırakarak yalnız sandaletlerim elimde. Sevgilim bir türkü kadar gerçektir İçimi yararak geçen ama hiç acıtmayan Bu Ceyhan, bu Dicle! Şiirim sana gelmeden önce varacağım inan Ellerinin o bereketli sevisine Bil ki gözüne değen her yağmur kırığı Önce benim gözümden geçip Geliyordur akdeniz kokulu iklimine. Bekle! ayağının altındaki çimen yürümeden Biteceğim gözbebeğinde |