HIRSA BULANMIŞ MAVİ DENİZ YÜRÜYÜŞÜbir alev yangısı düşer yanıbaşına kavurur bir yanını rengarenk suskunluk telaşların çözer göğünün kuşağını! birbirini tanımaz karmaşaların bir gri temaşadır yüzüne bulaşır fayda etmez renkli battaniyeler mavisi alınmış defrost halidir bu çöküşün ne dondurur ne de öldürür sadece üşütür... yıldızlar yakamozlar görünmezler içinden çıkaramadığın tüm sitemler camların ardındadır bir nefes buğularsın! sonra hırsla silsen bile mutlaka yazdırır sana adını camlara düşürür hırs adamı! ve küçük bir çocuk olursun mızıkçı histerik elin kalem tutmuyorsa daha işte şairlik başlar burda hadi acemi çocuk yaz daha...! ilgilenmiyorum! yok kıskanmam! koca bir yalandır kendi masalına kendin bile inanmazsın ne şiirlerin ne de şettelerin korur yağmurdan hem de adam gibi ıslanmışsındır...! toy bıyıklı zamanlara kondurur aklını sufi şiirlerle tövbeler kaplar kelamlarını elit sinkaflara niyetlendikçe dilin içtiğin kırmızılar döşenir gözlerine dolğultursun tüfeğini gövel ördeğe... bam.. bam.. bam.. üç elma düşer başına biri yeşil biri sarı biri..... kırmızısına vurulduğun şapkalı kız! mavi hiç boş göndermez...! ama yine de gözün o illa dadır denizde bile yürürsün artık ama hala yoktur! şimdi hem daha büyümüşsündür hem daha bir şair! ve gayrı kulağına küpedir; acı adamı olgunlaştırır hırs adamı büyütür...! ve adamı aşk değil öldürürse ayrılık öldürür...! ToprağınSesi . |