aşk
ağzına fısıldadıkça
dağ çileklerini saçar nefesi sarıp sardıkça dudaklarını yeşeren baharım gözleri gonca iki deniz dalgalarında boğulduğum kirpikleri şömine ateşi teğetinde tutuştuğum avuçları birer kovan bal torbaları gibi sarkar parmakları tükenirim damlalarında anbean saçları gökyüzü ışıltısı katmer katmer gül saçan okşadıkça yaşamıma değer katan dizleri sığındığım koy aşkın eşiğinden fütursuzca sere serpe kaydıran göbekçukuru tabutum bıraksa sonsuza dek uyurum gönül gençyılmaz |
Yukarıdan aşağıya kayarak indim sanki.
O kadar akıcı ki.
tebrikler.