ihanetdüşlerimle tutuşturdum bu ateşi önce hayallerimi kül etti sonra kelimelerimi geçmişimi geleceğimi tüm ezberlerimi çıplak bir pagan gibi ateşe verdim herşeyimi/ısıtmak için bizi her seferinde/ buza kesmiş cümleler dökerdin usul usul sönerdi sönerdim dönüp gitsem derdim uzaklara gitsem bakmadan ardıma gitsem gitse bitse derdim de gidemezdim yine kırıklarımı atardım içine harlanırdı yüreğim buz tutar tenim yanar ben kanardım nefes nefese hüzün ter olur akardı tenimden sıkardım avuçlarımı kırıklarım batardı sessiz bir çığlık atardım kızıl bir hüzünle gelirdi ölüm her seferinde bir ben daha ölürdü içimde ölürdüm de gidemezdim yine çoğaltmak için seni hep azalttım kendimi usul usul can çekişir gibi tükeniyordum gitmek gerekirdi bittiğimde gidemezdim biliyordum sönüyordu ateş/ azalıyordun ben zaten yoktum sen ateşi seyrediyordun hiçbirşey atmıyordun atmazdın biliyordum sönsün istiyordun gidemezdim/ seni seviyordum şimdi ihanet diyorsun ya adına başka iklimde kendimi çoğalttığıma ödünç düşler almıştım oysa sönmesin diye bu aşk ateşi hadi al önüne takkeni dök masaya ezberlerini yargıla sorgula kır kalemimi |
Bakış açınız orjinal.
Kadının erdemi der isek; yaptıklarınızın adı olabilir rahatlıkla.
Fakat ne çare!
Paylaış için teşekkürler.