0
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
43
Okunma
Ben gülüşünü severdim
nedenlere sarılmadan,
bahanelerin kalabalığında kaybolmadan.
Bir çocuğun sevincine inanması gibi
inanırdım gülüşüne.
Sensizliğin bahçesinde
yalnız bir banktım ben,
üstüme yaprak yaprak düşen
suskunluklarla örtülü.
Rüzgârâ adını fısıldardım her defasında,
ben yine de
sarılırdım gülüşüne.
Çünkü bazı gülüşler vardır,
insanın kaderine dikilmiş bir çiçek gibi;
solsa bile kökü içimizde kalır.
Ve insan,
en çok da içinden sökülmeyen çiçeklere
ağlar…. Bir Sessiz Şair klasiği
5.0
100% (1)