Gün geldi ağladığım günlere ağladım. hz. ebubekir
-Tesbih-
-Tesbih-

Küller ve Kuşlar

Yorum

Küller ve Kuşlar

7

Yorum

35

Beğeni

5,0

Puan

694

Okunma

Küller ve Kuşlar




Ey yolcu,
sustuğum yerden geçiyorsun.
Alnımda dün’ün mühürlü tortusu,
her adımın bir infial,
her kıvılcımda bir kevn yanıyor.
İçimde, küllerden doğan kuşlar
unutulmuş bir lisanla göçüyor.

Gözlerimin gayyasında kaybolur her düş.




Sesin
karanlık bir dualaşma.
Şakıyanlar terk etti vadilerimi,
dağlarım sisle taştan birer türbe.
Her eşik çöktü,
ışık ağıta dönüştü.


Fısıltın ney gibi düşüyor içimden,
göğsümde fırtınalar
ay ışığını denizin dibinde saklıyor.
Senin uykunda kendi gecemi işitiyorum.



Unutmadım;
rahminden ömrü doğuranları,
kendi gözleriyle yüzleşen aynaları,
gölgesini bile bırakmadan gidenleri.
Her gün, içimde bir izmihlâlin fısıltısını duyarım.



Zamanın kırışıklıklarına gömülü gözlerim,
her anı bir yaprak,
her bakış bir göğe bırakılmış özlem.
Sen
çamura saplı bir oyuncak,
ayazda unutulmuş bir keder çiçeği.
Ay tozu serpildi üstüne;
hercai bahar seni aramaktan vazgeçti.



Ve biz,
ayın başına geleni anlayamadan
gömdük tüm mevsimleri
bir yıldızın beyin kıvrımına.
Şimdi karşındayım,
kan sızdıran bir nehir gibi,
suskunlukla kemirilmiş saatlerde.
Tın’ım,
bir bargâhın kırık sesiyim.



Duvarların bir ceviz kadar küçük;
boğulmak için seçtiğin fezada
ben hâlâ buradayım.
Dilime kazınmış bir çiviyazısı gibi
unutmadım seni.
Adım,
nisyânın karanlık dehlizlerinde solunur.



Yolcu,
sesinle kuruyor içimdeki nehir.
“Uzak bir şehir olsaydı,” diyorum,
hayalin orada bir sokak olurdu
ve ben, her gece
o sokağa kıvrılırdım
bir çiçeğin uykuya dalışı gibi.



Ve bil ki,
bir şiir tam ucunda susarsa sessizliğin,
zaman geri yürür.



Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Küller ve kuşlar Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Küller ve kuşlar şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Küller ve Kuşlar şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
halagelmedin
halagelmedin, @halagelmedin
27.6.2025 00:31:33
Müthiş imgeler vardı güzel şiir de...
Aren-
Aren-, @aren-
26.6.2025 21:46:42

‘’Ey yolcu,
sustuğum yerden geçiyorsun.
Alnımda dün’ün mühürlü tortusu,
her adımın bir infial,
her kıvılcımda bir kevn yanıyor.
İçimde, küllerden doğan kuşlar
unutulmuş bir lisanla göçüyor.

Gözlerimin gayyasında kaybolur her düş.’’


Şiir, iç seslerin kağıt yansıması anlamı okuyana göre farklı yazana göre farklı olabilir. Zenginlik derinliğe binaen anlamlandıkça anlamlanır. Yazan bilir hedefini, ne anlattığını. Ya okuyan? Kendi anladığına yeter mi demeli yoksa ‘’Şair’’ ne anlattı acaba diye derinden tefekkür mü etmeli? Her ikisi de mübah elbette. Acizane ben şaire kulak vermek istemişimdir hep tüm ihtimalleri göz önüne aldığım gibi mahrem gördüklerimi de ayan etmem zira şiir aynı zamanda şairin mahremiyeti de olabilir. Zira ben acım kimdendir, nedendir mahrem tutmaya çalışırım… Ne çattığım üzülsün ne okuyan incinsin diye birazda…
Şiire dönersek. En doğrusun Bilen Allah’a sığınırım ki sürçü lisan eyleyip kusur işlersek affola. Bizimkiler kırıntı şiirin sahibindedir aslolan vesselam…

‘’Ey yolcu’’ Diyerek başlayan nidanın ‘’sustuğum yerden geçiyorsun’’ kelimeleriyle işlenmiş mısrasına bakmak yetmiyor. Alt mısraları da ayrı ayrı işlemek ve birlikte harmanlamak gerek…
Yolcu, bir seyyah olmasa gerek. Yüreğine uğrayan biri, belki de yüreğinde taht kurmuş biri. Ama o yolcu olmayı seçmiş… ‘’sustuğum yerden geçiyorsun’’ insan kime karşı neden susar? Çok şey için susar da asıl sustuğu sözün geçmeyeceğini bildiğinde veya küstüğündedir susmak. Sustuğu yer de gönül olsa gerek diye düşündürüyor şair bize. Sanki o yerde (gönülde) olmaması gerekenler mühür gibi işlenmiş, tortu gibi çökmüş… ‘’ her adımın bir infial, her kıvılcımda bir kevn yanıyor.’’ Sen geçerken, adım adım uzaklaşırken içimde infialler şimşekleniyor. Her kıvılcım ‘’kevn’’ yani varlığın gönlümde tekrar ateşleniyor. Öyle ki her yangın sonrası yeniden gebe yangınlarıma göçmen kuşlar gibi uçacak ama nereye nasıl bilemiyor. En derin cehennem kuyusu gibi düşler görür gözlerim sensizlikte…

bu şiir bitmez burada bitireyim âcizane. Ve dediğimiz gibi biz kendi his dünyamızı yazdık asılı Tesbih Kardeşimde. Tekrar sürçü lisan eylediysek affola…

Kalemine yüreğine sağlık. Selam dua ve saygıyla
Vaveyla01
Vaveyla01, @vaveyla01
26.6.2025 16:38:10
Konusu ne olursa olsun kaleminden dökülen her kelam her daim ruhuma dokunmuştur... Şuan okşadığı gibi...
Kalıplara sığmayan benliğinizi her daim takdir etmişim gıpta ile okumuşumdur... Yüreğinizde papatyalar açsın her daim kıymetli şair 🦋
elif.kurt
elif.kurt, @elif-kurt
26.6.2025 15:26:47
Şairem yolcu olarak görür seslendiği kişiyi kalıcı olmadığını düşünür hayatından geçen bir yolcu olarak görür.

Geçmişin izlerini taşıdığını ve her ilerlemesinde bir parçalanma olduğunu, her kıvılcımda bir yangın olduğunu, içinde umutların yeniden doğarak anka kuşunun canlandığını unutulmuş duygularla gözlerindeki derin karanlıklarda tüm hayallerinin kaybolduğunu söyler.

İç dünyasının karanlığa büründüğünü ve her şeyin çöktüğünü sadece ziyaret edilen bir yer haline geldiğini , böyle bir yer de sesinin de karanlık bir dualaşma olduğunu söyler.

O'na etkisinin çok fazla olduğunu yüreğinde fırtınalar kopardığını ancak ışık çok uzak onun için göremeyeceği derinlikte, o hiçbir şeyden habersizken şairem büyük karanlık hissetmektedir.

Kendi ile yüzleştiğini ve ne zaman güvense hep güvenini kaybettiğini o kişilerin gittini hatırlar.

Onu mutlu edeceğini biliyor ama zor bir durumun içinde olduğunu da, hem keder çiçeği hem ayazda unutulmuş diyerek üzüntünün soğuk yüzünü vurgulamış, artık aramaktan vazgeçtiğini söylemiş.

İçinde büyük bir savaşın olduğunu, geçmişte onunla ayrıldığı yerde hala orda olduğunu ve hiç unutmadığını söyler

Her şeye rağmen yine de her şeyden uzakta bir yer olsa orda bir parçan olurdum der. şİir susmamış içindeki derinliği anlatmış ve zaman geri yürümüş tesbihim, çok üzücü çok etkileyici ve güçlü duyguları yürekten hissettiren bir şiirdi,

Yüreğine sağlık canım, bir yolculuktu bu şiir kocaman sevgiler güzel yüreğine:*
Etkili Yorum
Ramazan Boran 1
Ramazan Boran 1, @ramazancboranc1
26.6.2025 15:13:46
ey yolcu!

sözün bittiği,
suskunluğun başladığı yerden sesleniyorum sana.
gözlerinin erişemediği, zamanın kırışıklıklarında saklı kalmış bir hatıra gibi. her harfi özenle susulmuş bir mektubun içindeyim;
zamana teslim edilmiş, unutulmamış ama henüz okunmamış.

şiirin ruhu kül rengi bir göğün altında kanat çırpan kuşlara benziyor.
her biri külleri arasından yeniden doğmuş, unutulmaya yüz tutmuş bir lisanla konuşuyor. bir iç çekişin en ağır gölgeleri dolaşıyor..
anlatmak değil burada amaç, anlamak da değil belki.
yalnızca hissetmek, içimizde yanan kevnlerin çıtırtısını, infialle atan bir kalbin seslerini, kaybolmuş düşlerin gayyasını.

bir dua değil bu şiir.
karanlıkla barışmış bir yakarış belki.
vadilerini terk etmiş seslerin ardından kalan derin bir yankı.
sisle örtülmüş dağların sessizliğinde taşlaşan hüzün. içimize üflenen bir ney gibi;
kederin bile susmaya yeltendiği bir ağıt gibi.
''gecenin bir kalbi var, ve o kalpte uyuyan bir ben var . senin uykunda kendi gecemi işitiyorum'' diyor şair.
bazı uykular yalnızca rüyaları değil hatıraları da saklar derinliğinde.

unutulmayanlar geçit töreni yapar içimizde.
aynalar, anneler, terk edenler…
hepsi silinmeyen, silinmek istenmeyen izler bunlar.
bir insan unutmamayı seçtiğinde, zamana karşı bir başkaldırıya adım atmış demektir.
unutmak, teslim olmak gibidir. ama hatırlamak,
hatırda tutmak ise bir direniştir.

ve zaman… ne acımasız bir dokumacı.
her bakışta göğe asılmış özlem, her anı bir yaprak gibi dökülüyor.
ama sen, yolcu,
ayazda unutulmuş bir keder çiçeğisin artık. baharın bile senden vazgeçtiği yerde, ben hâlâ seni bekliyorum. bir yıldızın parıltısında gömdüğüm mevsimlerle…

oraya bir mevsimi değil bir ömrü gömdük belki de!

derken şair karşısına çıkıyor hayatın. suskunlukla kemirilmiş saatlerde, kan sızdıran bir nehir gibi.
sonra unutmadım seni,” diyor şair. ne zaman, ne mekân silebilmiş. unutmak bazen ihanet gibidir, hatırlamaksa sadakat.

yolcu,
senin sesinle kuruyor içimdeki nehirler. hayalin bir şehirde bir sokak oluyor. ben o sokağa kıvrılırdım, bir çiçeğin uykuya dalışı gibi. işte şiirin kalbi burada atıyor.. bekleyişin, özleyişin ve yitirilişin en saf haliyle.

bazı sessizlikler bitiş değil başlangıçtır.
ve sen, ey yolcu!
geçip gitmiş olsan da, izini taşıyorum içimde.
bir şiirin ruhunda, bir yüreğin en ağır sızısında.

ve tesbih şair,
kelâmın kuyumcusu; her harfi inci gibi dizen bir sükûtun ustasıdır.
o, kelimeleriyle yaraları öpen, susuzluktan ağlayan kalplere su taşıyan bir mecaz dervişidir.
onun kalemi zamanın nabzını tutan bir kalp terazisidir.
onun şiiri, susmanın bile secdeye kapandığı bir mabet gibidir.

sevgiyle
🌾
Etkili Yorum
dördüncü cemre
dördüncü cemre, @dorduncucemre
26.6.2025 14:48:05
Şiir tam bitti derken yeniden başlıyor sustuğu yerden,sözcüklerin dile getirilemeyip düğüm atılmış olan yerden,
Küllendi,geride kaldı dendiği yerden,yeniden doğup göğe yöneliyor bir kuşun kanadına tutunup,
Sadece bir his değil,derin bir bekleyiş,zarif bir kabulleniş ve şiirin evine çekilişi,
Cehenneme kuyu kazan kalem,göğe umudun resmini çizmiş,
Tebrikliyorum çokça...



Etkili Yorum
Müjgan Akyüz
Müjgan Akyüz, @mujganakyuz
26.6.2025 14:43:12
Şiir bir yas, bir özlem, bir varoluş sancısı şiiri. Anıların, kayıpların, unutuluşun ama aynı zamanda bir çeşit sonsuz dönemeçte var oluşun şiiri. Okuru, belli bir zamandan çok zamansız bir yere davet ediyor. “Ey yolcu” diye seslenişle, şiir bir yolculuğun, bir bekleyişin, bir anımsayışın eşiğinde kuruluyor.

“İçimde, küllerden doğan kuşlar unutulmuş bir lisanla göçüyor”
“Fısıltın ney gibi düşüyor içimden”
“Zamanın kırışıklıklarına gömülü gözlerim”
“Kan sızdıran bir nehir” gibi zengin imgelerle örülmüş

Şiirinin kalbinde bir yas var: unutulanlar, terk edenler, iz bırakan ama artık sessizleşen anılar… Ama bu yas, durağan bir yas değil, şiirle, dille, varoluşla mücadele eden bir yas. Zamanla hesaplaşma, anıların tortusuyla mücadele eden bir ruh hali çok iyi verilmiş.

“Ve bil ki, / bir şiir tam ucunda susarsa sessizliğin, / zaman geri yürür”
Final çok çarpıcı. Şiirinin ruhuyla bütünleşen bir mühür. Bir şiir sessizleşince, geçmişle şimdinin arasındaki sınırların bile kaybolabileceğini anlatıyor. Etkileyici, kalıcı bir dize.
Okuyanı içine alan bir şiir dili.
Tebrikler, sevgiler
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL