Bir Şair ÖldüğündeŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Ünlü Şair, üstad Sezai Karakoç’un ölümü üzerine yazılmıştır.
"Sezai Karakoç’un ardından"
Bir şair öldüğünde ben Kanlı düşlerin arefesinde Küllerimden yeniden doğar gibi Yanarım bir Budist ateşte Acıların kuşattığı zihnimde Cam kırığı kelimeler Ve gurbet hikâyelerinde Kaldırımlarda yağmuru Doruklarda rüzgârı özlerim Yılkı atları süzülür yaylalarımdan Buğday tarlalarından esen serinlik Yüzümde yalnızlığın çizgisi Göğsümde bıçak izi... Bir kez daha reddederim Sahipsiz bir esaretle ölmeyi Ölüm ki gözlerimde bir mum ışığı Perdeleri indirilmiş karanlık Çorak toprakların çatlamış damarı Su sesi gecenin uğultusu... Burçlarımda bir kanlı çarpışma Yüzümde yaz yağmuru Feryat figan bir veda Sarhoş naraları bölüyor mutluluğumu Kan Sızıyor gri bakışlarıma Gül kokusu sarmaşıklar Solgun renkleri ile açılıyor Kapanıyor ışıksız zindanlara günahlar Bir şair öldüğünde ben... Çığlığımı alevlerin üstüne Hasretimi taşlara kazırım Kapanırım karanlık bir güne Ellerimde güllerden bir ateş Sırtımda bir Brütüs Bir şair öldüğünde ben... Mehmet Nurettin Üstün. |