GAZZE
Gazze aç tünellerini
Bir kan deryasının içinde Suskun, sağır Dünya’ya Demir dağlarını eritip de Haykırsam ne çare Hani sabır taşı olsan Ölüm bebeklerin yüzünde Bir cennet yeşili gibi açan Elim kan, yüzüm kan, bulutlar kan Gazze aç tünellerini Tutamıyorum çığlığımı Unutamıyorum ölüm gecelerini Keşke bir damla yağmur olsaydım Süzülen rüzgârların ben olsaydım tepelerde Ben mi seni yalnız bıraktım Sen mi küstün bu ümmete Sen bakma Yüreğimde kilitlenen çaresizliğe Bir isyan sessizliğinde Dayanamam artık Gazze Çığlıkları suskun Gülümseyerek ölen Gül açan yüzlerinde çocukların Acı içindeyken, acıya düşen Şeref yoksunu korkakların Binlerce cehennem kapısı İntikam ateşi olacaksın Böyle bulutları sonsuz Kanayan damarlarına Dualarına... Kan tufanlarına Ant olsun yeşil sancaklarına Sorma bana kendimde değilim Kul bilmez mi içinden geçeni Gazze aç tünellerini Bomba sağanakları altında Parçalansın şairlerin yüreği Kaldırım taşları biliyor sabrımı Kudüs’ten selam getiriyor güvercinler Bir bıçak izi var göğsümde Bir hecin devenin üstünde Karınca misali su taşıyorum sana Kavuşmak için şu vefakâr toprağına Kül rengi ufuklarına Aç artık tünellerini Surlar bizi bekliyor yıkılmak için Çağların kapanma vaktidir Mazlumların intikam saatidir Şehadet bizimledir Ey! Gazze. Mehmet Nurettin ÜSTÜN |