Be Kadın..
Bu semt’in en güzel mahalle’si sizin mahalle idi,
En güzel sokağı sizin sokak, Hergün kapınızdan geçerdim Deli divane gibi Hoplayıp zıplayarak, Şimdi sen yok’sun, Kapı duvar, yol toprak, Ben seni, Anılar’la kahrolmak için’mi sevdim be kadın. Mevsimler gibi idin rengârenk, Büyük bir haz veriyordu seni izlemek, Bütün renkler yakışıyor’du sana, Siyah, beyaz, yeşil, mavi, Ama ençok turuncu yakışırdı sana, En çok turuncu giyince benim’din hani, Ben seni, Renksiz kalmak için’mi sevdim be kadın. En zifiri karanlık’ta bile, Gün gibi idi geceler, Saçlarına taç yapmak istediğim yıldızlar sarkardı gökyüzü’nden Bir’er bir’er, Şimdi geceler’im yıldız’sız sessiz ve kapkara, Ben seni, Gök kubbe başıma yıkılsın diye’mi sevdim be kadın. Sen yok’ken hayal’in gelir’di yanıma, Bazen diz’ime kıvrılır uyurdu, Bazen girer’di koluma, Sarmaş dolaş yürürdük Tozpembe bir hayalin ardısıra, Sigara dumanı gibi, kaybolup giderdin her seferinde, Ben seni, Ellerin elinde görmek için’mi sevdim be kadın. Böyle kırılmazdım, İncinmezdim böyle, Bir kerecik olsun görmeseydim tebessümünü, Böyle canım yanmazdı duymasaydım sesini, Böyle uykularım kaçmazdı Yüzünü görmeseydim, Ben seni, Kahrolmak için’mi sevdim be kadın. Ağlatan bir türkü eşliğinde Kınası yakılırken avuçlarının, Avuç avuç kor düştü yüreğime, Düğününe davetiye ile katılmak hele, İdam fermanım gibi, Hani yer yarılsaydı’da gömülseydim içine, Ben seni, Ölmek için’mi sevdim be kadın. FEVZİ EMİR YILMAZ |